Kitap Tanıtımı |
Acısını suskunluğa dönüştüren bir çocuk, kaybettiği annesiyle kâğıt üzerinde yeniden karşılaşıp onun küçük bir ajandaya düştüğü duygu ve hatırlayışların diliyle edebiyatı keşfettiğinde nasıl olup da kendi sesini duymaya başlar?
İnci Aral, otuz yılı aşan edebiyat uğraşının bu noktasında duruyor ve Tolga Meriç´in sorularına verdiği yanıtlarda kendini, tıpkı romanlarından birinin kahramanıymışçasına irdeliyor. Parçalanıp dağılmış bir aile, beslemelerle paylaşılmış odalar, parasız yatılı okullar, mektuplar, yolculuklar, uçurumlar, şehirler, şarkılar ve tabii öldürücü aşklar ama hepsinden daha büyük bir aşkla bağlanılmış kitaplarla kâğıtlar.
"İnsan unutmak zorundadır. Ama bu unutmanın kendisi değildir. Unutmak yoktur," diyen İnci Aral´ın hem özel hem de yazarlık dünyasını okurun açtığı, yazıya adanmış kalbinin ve zihninin bütün odalarını tek tek dolaştığı bu anlatı, hayatına edebiyatın, edebiyatına hayatın ışıklarını düşürebilen bir yazarı daha iyi tanımak, yazdıklarının derinine girmek ve yazma tutkusunun ne olduğunu anlamak isteyenler için...
Yazarın Özgeçmişi:
Edebiyat dünyasına 1977´ de dergilerde yayınlanan öyküleriyle giren İnci Aral, 1979´ da Ağda Zamanı adlı kitabında topladığı ilk öyküleriyle 1980 Akademi Kitabevi "İlk Kitap Öykü Başarı Ödülü"nü aldı. Kahramanmaraş toplumsal olaylarını konu alan ikinci kitabı Kıran Resimleri 1983´ te yayınladı, Nevzat Üstün öykü ödülünü kazandı, 1989´ da Fransızcaya çevrilip Fransada yayınlandı. Uykusuzlar ve Sevginin Eşsiz Kışı yazarın öteki öykü kitaplarıdır. İlk romanı Ölü Erkek Kuşlar, 1992 Yunus Nadi roman ödülünü aldı. Yeni Yalan Zamanlar 1994´ te, Hiçbir Aşk, Hiçbir Ölüm ise 1997´ de yayınladı. |