Kitap Tanıtımı |
- Avrupa’da dolaşan “hayalet” bize de gelir mi? - Migrene kafa tutulur mu? - Oynaklığın sonu neden hüsrandır? - Evinde çelik kasa olanların listesi bir gün çıkartılırsa... - Bu memleket bizim mi, kimin? - Anonslu kasetlerle iletişim... - Uçurtma tamircileri neden az? - Cabriolet otomobilin faydaları... - Bilmeden yapanlar nasıl yapıyor? - Safralar demirbaş olursa... - Hayatın delikleri nasıl kapatılır? - Anıların bir solma vadesi var mı? - 78 Kuşağı’nın demirbaş şiiri hangisi olmalıdır? - Devrimi göremeyen kuşağın gençlere vasiyeti nedir? Bu ve benzer soruların yanıtlarını arayan hikâyelerle okur, yazarla birlikte bu kitapta hayat cümbüşünün içine düşüyor ve şenlik kitap boyunca sürüyor. Her şeye rağmen hayattan umudunu kesmeyen, yaşama sevincini yitirmeyenleri insan sıcaklığıyla sarıp sarmalayan hikâyeler. Yazar, hikâyelerde günlük yaşamın psikopatolojisini takip ederken, okur da hikâye kahramanlarıyla sohbet ederken buluyor kendini. Temiz, insancıl, soylu, dürüst insanların hayatını inşa etmeyi ve böyle bir topluma gidecek yolun önünü açmayı gönlünde taşıyan yazar, hikâyelerden çıkan sonucu manifesto gibi, hikâyelerin kahramanlarıyla okura özgün ve lezzetli bir edebiyat diliyle sunuyor. (Tanıtım Bülteninden) ) |