Kitap Tanıtımı |
Küba'yla ilgilenmemiş, Küba Devrimi'ni merak edip hiç olmazsa bir iki kitap karıştırmamış bir aydın yoktur herhalde Türkiye'de. Fidel'i, Che'yi herkes tanır. Ancak 1959 devriminden bu yana bu küçük adada nelerin olup bittiğini merak eden, ada insanının yaşamında ne gibi değişikliklerin olduğunu anlamak isteyen pek bulunmaz; Buna sol cenah da dahildir. Beylik tahliller ya da alışılagelmiş karalamaların ötesine geçilmez. Her nedense devrimciler bile, Küba'nın kendi içerisinden sosyalist devrimle birlikte yetiştirdiği aydınlara değil de, Batılı aktivist/aydınların Küba üzerindeki değerlendirmelerine daha bir itibar eder. Oysa ki geçen 50 yılda adada pek çok şey değişmiş, ada insanının yaşam kalitesi gözle görülür bir mesafe katetmiştir.
İşte, Üç Açıdan Küba bu değişikliklerin bazılarını üç farklı alan zemininde, en güncel verilerin ışığında incelemektedir. Kitapta da görüleceği gibi, Küba insanının bu gelişmeye ayak uydurması, gelişmenin bizzat içerisinde rol almasıyla ilgilidir.
Üç Açıdan Küba, üç bölümden oluşuyor. Bunların ilkinde Küba'daki temsil sistemi inceleniyor ve konu son yapılan 2008 genel seçimlerinin sonuçlarına kadar getiriliyor. Küba'nın idari yapısının nasıl oluştuğu, yönetimin nasıl örgütlendiği, seçmen iradesinin yönetime ne şekilde yansımakta olduğu gibi konular bu bölümde anlatılıyor. Hiç kuşkusuz ki bu bölüm, Küba'yı bir diktatör tarafından zor ve baskıyla yönetilmekte olduğu teranesini 50 yıldır hiç bıkmadan tekrarlayanlara bir ders.
İkinci bölümse eğitimle ilgili. Küba'daki üniversiteye kadar olan eğitim sistemi bu bölümde çok yönlü olarak inceleniyor. Bu bölümde de Küba insanını adeta çaresiz ve zavallı olarak göstermeye çalışan anlayışı ters yüz eden verileri okuyoruz. Küba'nın eğitim ve bilim alanında gösterdiği büyük başarı aslında devrimin ta ilk yıllarından bu yana bilinen ve uluslararası kamuoyunca dikkatle izlenen bir gerçek. Küba bugün, eğitime ayırdığı payla dünyadaki tüm diğer ülkeleri geride bırakıyor.
Son bölüm ise kadın üzerine ama yalnızca kadın değil. Konu, insan! Yani hem kadın, hem de erkek. Dünyanın bu bölgesi, Latin Amerika, İspanyol kolonyalizminin kalıntısı olan maçoluk kültürünün en koyu bir biçimde yaşanmakta olduğu yer. Küba insanı da 1959 devrimine kadar bu kültürün etkisi altındaydı. Ancak geçen 50 yılda çok şey değişti. Bugün artık Küba'da kadın, erkekle eşit olma kaygısını aşmış durumda. Ekonomiden bilime, hukuktan politikaya, parti militanlığından sendika temsilciliğine pek çok alanda erkeklerin çoktan önüne geçti. Kitapta bu tabloyu göreceksiniz.
Kısacası, Üç Açıdan Kübada soyut tahliller değil Kübadaki gerçek yaşamı bulacaksınız. |