Kitap Tanıtımı |
Küçük Asya onbin yılını birbirinden renkli sahneler sergileyerek geçirdi. Tarihin fecrinden beri en güçlü devletler ya bu topraklar üstünde kuruldu, ya da burada uzun süre konukluk etti. Ve uygarlıklar, harslar üstüste yığıldı, birbiriyle girift oldu, kaynaştı Anadolu yarımadasında. Böylece oluşan çok öğeli alaşım, onu peliştirecek demirciyi bekler oldu. Çıkageldi bir gün demirci: Türkmen, sayıca çok üstün Anadolu toplumuna damgasını vurdu, dilini ve dinini yerleştirdi buraya. Sonra hep beraber yeni serüvenlere kalkıştılar, dünyaya hayret ve dehşet veren serüvenlere. Gittikleri yerlerde de yaşam felsefesi, müesseseler, teknikler, aletler birbirine girdi.KaşgarlıMahmut´un "Divanü Lûgat-it Türk"te topladığı Türkmen´in dili yetersiz kaldı ve bu kadar işe. Halk lügatçesi de haylıca zenginleşti Anadolu ve Rumeli´de. Maddi dünya dışına ait görüş ve davranışlar dahi çoğu kez ana kural çizgisinin epey ötesine çıktı.Asya´daolagelen sınıflar burada tümden başka şekillere büründü. zıtlaşmalar alabildiğine keskinleşti. Herkes kendi sınıfının kültürünü oluşturdu, diğerininki ile hiç ilişkisi olmayan kültürünü.Bu kitap bütüb bunları anlatmaya çalışıyor, "kültür" kavramını geniş boyutlarda tarif ederek; onu tekniklerin, müesseselerin, düşünce sistemlerinin, inanç ve âdetlerin tümü şeklinde irdeleyerek; mülkiyet şekillerinin üretim araç ve yöntemleriyle ilişkilerini belirleyerek; hayli değişik, alışılagelinmemiş bir açıdan meselelere yaklaşarak; ve her şeyin üstünde, bütün görüşleri ilmî kaynaklara dayandırarak. |