Kitap Tanıtımı |
Ülkelerin kalkınmasında fikrî emeğin de büyük payı vardır. Bilim adamları, yazar-çizerler, basın-yayın mensupları, eğitim-öğretim çalışanları, sanatçılar başta olmak üzere insanlar fikrî emek sarfederek çeşitli türlerde eser vücuda getirirler. Bu eserler hukukî himaye görürler/görmelidirler.
Geniş anlamda Fikrî Haklar ve dar anlamda Fikir ve Sanat Hukuku (Telif Hakları), günümüzde, kendisine özgü müesseseleri ve özellikleri olan ve önemi giderek artan bağımsız bir hukuk dalı haline gelmiştir. Batı Avrupa'da bu hukuk dalına gerekli önem verilmekte ve ülkeler bu alanda gayrısafi millî hasılalarına büyük katkı sağlamaktadırlar. Türk Hukukunda bu disiplin uzun yıllar ihmâle uğramıştır. Son yıllarda ise, ürettiği eserin kıymetini fark eden eser sahipleri eserlerine sahip çıkmaya başlamışlardır. Ayrıca, bu alandaki uyuşmazlıklara bakmak üzere ihtisas mahkemeleri kurulmaya başlanmıştır.
İşbu çalışmada Türk Fikrî Haklar mevzuatı ve uluslararası mevzuat derlenmiş ve ayrıca içtihatlara yer verilmiştir. |