Kitap Tanıtımı |
Her şey değişir, ama yavaş ama hızlı; bizler de değişiyoruz. Genç yaşlı fark etmez, insan ileri yaşlarda da değişebilir; değişmelidir de… Bildiklerimi, öğrendiklerimi paylaşmak istedim. Ben bu kitabı yazarak vicdani sorumluluğumu yerine getirdim. İnanıyorum ki okuyanların bir kısmı bugüne değin edindikleri beslenme biçimlerini değiştirecek ve beslenmeden kaynaklanan hastalıklara yakalanma riskini en aza indireceklerdir. İnsan dışı canlıların insanlarca hoyratça kullanılması, yaşam haklarının yok sayılması kabul edilebilir değil; ama asıl üzücü olan türcülüğe karşı olduklarını söyleyenlerin insanbiçimci yaklaşımla bitkileri ikinci sınıf canlılar olarak görmeleridir. Kapak bu anlayışa tepki olarak tasarlandı. Resimde de görüldüğü gibi bitkiler sanıldığı kadar basit canlılar değiller. Köklerin her bir ucu beyin gibi işlev görüyor ve hepsi uyumla, bütünlük içinde çalışıyor. Aynı şekilde dallar, dalların uçları ve yapraklar kalbin görevini yapıyorlar ve onlar da bir bütün... Sırtınız mı ağrıyor, romatizmadan çekiyor musunuz, yüzünüzdeki sivilcelerden kurtulamıyor musunuz, sık sık solunum hastalıklarına mı yakalanıyorsunuz? Astımınız mı var, migren ağrılarınız bitmiyor mu, ailenizde alzaymır, parkinson, kanser, kalp-damar hastalıkları riski yüksek mi? Peynir yemeyi bırakın, yağlardan uzak durun, kırmızı ete ise hiç yaklaşmayın… Abartı gibi geldiyse size, alın bu kitabı okuyun. Bence sizin ve sevdiklerinizin sağlığı için okumaya değer. Geç kalmayın… (Tanıtım Bülteninden) ) |