Kitap Tanıtımı |
AKP iktidarında ekonomi için hep pembe tablolar çizildi. Hükümet; büyüme, ihracat, kalkınma, istihdam, zenginleşme alanında pek çok slogan üretti. "10 yılda üç katı büyüdük", "Kriz teğet "geçti", "İhracatta rekor kırdık" gibi sözler kamuoyunda çok tartışıldı.
Peki, açıklanan rakamlar, çizilen tablolar gerçeği yansıtıyor mu?
Hayır!
Türk ekonomisinin son 10 yıllık özeti; her alanda borçlanma, ithalat, dış ticaret açığı ve üretimsizliktir. AKP, büyüme rakamlarında halkı kandırıyor. Türk Lirası aşırı değerli, reel sektörün döviz açığı çok yüksek. Dış finansman ihtiyacımız çok yükseldi; rezervler yetersiz. Üretmiyoruz, ithal ediyoruz. ABD Merkez Bankası (FED), IMF, Dünya Bankası gibi kuruluşların raporlarına göre; yeni küresel krizde en riskli ülke Türkiye. Mevcut durum, Yunanistan ve İspanya'nın krizden önceki ekonomik durumlarına benziyor.
Eski Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı Müdürü, kalkınma ekonomisti Bartu Soral, Tünelin Sonu Kriz'de, ekonomideki gerçekleri rakamlarla, raporlarla ortaya koyuyor. Gelişmekte olan ülkelerle Türkiye'nin risklerini karşılaştırıyor. Yaklaşmakta olan krizin analizini yapıyor. "Kriz nereden gelir, önce kimleri etkiler, dolar ne olur" gibi soruları yanıtlıyor. Ekonomik risklerin yanında, artan siyasi riskleri, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'nun ekonomik durumunu, feodal yapıyı, üretimsizlik, işsizlik, yoksulluk girdabını ve bunların hiçbirine çare üretmeyen "çözüm süreci"ni inceliyor.
Soral, Tünelin Sonu Kriz'de, yıllardır izlenen yanlış politikaların neden olduğu ekonomik-siyasi krizin nasıl geldiğini ve bu cendereden kurtulup yeniden kalkınmak için neler yapılması gerektiğini anlatıyor. |