Kitap Tanıtımı |
Toroslar´ın yüzeyi gibi oldukça sarp, inişli çıkışlı, bazen de bir yayla yamacı kadar yalın karakterli Osman Yüksel´in davası uğruna malından, canından vazgeçmesi, bu yola başını koyması ve hatta idamı bile göze almasıyla artık o bir Serdengeçti´ydi. Davası uğruna çekmediği çile, görmediği cefa kalmadı. Nezaretler, hapishaneler onun için medrese-i yusufiye oldu.
Serdengeçti sadece yılmaz bir dava adamı değil, aynı zamanda bir fikir işçisiydi. "Müslüman Türk" sentezi kuramcılarından biri olarak Türkiye´deki düşünce birikiminde önemli bir yere sahiptir. Serdengeçti ismiyle bir dergi çıkardı. 1983´e kadar tarihimizi, medeniyetimizi, inançlarımızı yazdı, söyledi, savundu.
Fikir ve dava adamı olmasının ötesinde, farklı düşünce ve inançlardan kişilerin ken-dilerini bulabileceği, insan olarak Serdengeçti´yi de görecek, yaşayacak ve hissedeceksiniz.
Bu kitapta hem bir dava ve fikir adamının o nefes kesen hayatını bulacak, hem de yaşadığı dönemin önemli olaylarına ve kişilerine (1944 olayları, tabutluklar, DP iktidarı, Köy Enstitüleri, Malatya Suikasti, Necip Fazıl, Hüseyin Üzmez) şahitlik edeceksiniz.
Resimler, mektuplar ve röportajlarla beslenen bu kaynak eser, Serdengeçti hakkında bugüne kadar hazırlanmış en yetkin başvuru kaynağıdır. |