Kitap Tanıtımı |
Geçtiğimiz yüzyılla birlikte hızlı bir gelişme eğilimi içerisinde olan dünya, 21. yüzyıla geleneksel toplumu ve sanayi toplumunu geride bırakarak bilgi devrimiyle girmiştir. Yaşanan bilgi devrimi, bizlerin önüne yeni bir çağ açarak her alanda yeni fırsatlar yaratmaktadır. Bu da günümüzde işletme eğitimine verilen önemi daha da arttırmaktadır. Aynı zamanda küreselleşmenin etkisiyle, sermayenin sınırları aşması ve her noktaya kolaylıkla ulaşabilmesi, sosyo-kültürel yaşamla birlikte; dünya ekonomisini, politikasını da önemli ölçüde etkilemektedir. Yeni teknolojilerin gelişme hızı ile biz insanların bu teknolojilere uyum esnekliği sanayi toplumundan bilgi toplumuna dönüşümün çok daha hızlı yaşanmasına neden olmaktadır. Bu açıdan bakıldığında artık kimin bilgiye sahip olduğu değil, kimin en kolay ve en hızlı şekilde bilgiye ulaşabildiği büyük önem arz etmektedir. Bu gelişmeler, iş dünyasını hızlı gelişmelere adapte olabilmek için onları yeni ekonominin gereklerini yerine getirmeye itmektedir. İşletmecilik bilgisine sahip olanlar hızlı değişen rekabetçi piyasalarda uyumu daha kolay sağlayabilecek ve bu bilgiler ışığında geleceği daha kolay plânlayabileceklerdir. Dünya bütün hızıyla hareket ederken Asya ile Avrupayı birbirine bağlayan, 65 milyon nüfusunun %70lere yakını genç olan Türkiyenin bu gelişmelerin neresinde olduğu ve neler yapmamız gerektiği, vb. konular biz akademisyenleri de düşündürmektedir. Bilgi çağında örgütlerin; değişime ayak uydurabilmeleri için, bilgiye ve öğrenmeye açık olmaları, bilgiyi hızla sağlayan, süreçleyen, ileten bilgi teknolojilerine sahip olmaları, bilimsel gelişmeleri yakından izlemeleri, faaliyette bulundukları sektörü iyi analiz etmeleri ve değişimleri anında algılamaları gerekir. Güncel bilgilerle donatılmış, eğitimli, değişimin ve hızın farkında olan, uyum yeteneği güçlü gençler Türkiyenin bu yeniçağda en büyük rekabet avantajı olacaktır. Bu avantajı yakalayabilmek için tek gerçek, bilgi, beceri ve yeteneklere yatırım yapan insanlarla rekabetin edilebileceğidir. Bu kitap; her düzeyde ve alanda eğitim alan ve işletmecilik bilgisine ihtiyaç duyan yaratıcı, yenilikçi, girişimci bireylere işletmeyi, varlık nedenlerini ve tüm çevresel ilişkilerini kavratmak, sürdürülebilirliğin önemi ve nasıl sağlanabileceği konusunda yol göstermek amacıyla yazılmıştır. Kitap 3 temel kısımdan oluşmaktadır: Birinci Kısım; İşletme bilimine giriş niteliğinde olup iki bölüme ayrılmıştır. İkinci Kısım; İşletmenin Fonksiyonları açısından incelendiği ve her bir fonksiyonunun öneminin ayrı ayrı vurgalandığı altı bölümden oluşmaktadır. Üçüncü ve son kısım ise; İşletmenin Çevresi - Büyüme Güdüleri ve günümüz işletmeleri için büyük önem taşıyan Kurumsal Sosyal Sorumluluk konularını içeren iki bölümde toplanmaktadır. Her bir bölüm küçük bir örnek olay ile başlamış, anahtar kelimeler ve bölümde kullanılan kaynaklarla son bulmuştur. |