Kitap Tanıtımı |
Tarihsel varlık alanı kategoriler zenginliği taşır. Anorganik, organik ve psişik varlık alanlarından tarihsel alana uzanan ve yeniden biçimlenen bu kategoriler; zaman-mekan'a karşılık tarihsel üç boyutluluk ve yöresel-kültürel pathos, hareket ve oluş'a karşılık tarihsel etkileşim ve değişim, doğal nedenselliğe karşılık bir örgü olarak ortaya çıkan amaç koyma, gerçekleştirme ve özgür seçmedir. Çalışmada bu karşıt kavram çiftleri, tarihsel varlık alanının başat kavram ve kategorisi olan nedensellik ilkesinin, determinizm, indeterminizm, özgürlük ve ereklilik kategorileri ile olan ilişkisi bağlamında ele alınmış ve tarihte nedensellik ilkesini başat kategori olarak kabul eden determinist spekülatif tarih felsefeleri ve tarih biliminin ve tarihçinin bilgi edinme yollarını sorgulayan tarih metodolojisi perspektifinden çözümlenmeye çalışılmıştır. Çalışmanın hareket noktasını, determinizm-indeterminizm karşıtlığının çatışkı olarak mı kaldığı, yoksa bireşiminin olanaklı mı olduğu sorusu bağlamında nedensellik ilkesinin doğa bilimlerinden tarihe aktarılışındaki kategori kaydırması ve yöntem indirgemesinin bir sonucu olan spekülatif ve tarihselci tarih yazımı ve eleştirisi oluşturmuştur. Çalışmada Tarih felsefesinden örneklemeler, tarihsel determinantların determinizm-indeterminizm alternatifi içine sıkıştırılamayacağını pekiştirmek için seçilmiştir. Günümüzde bu tür çalışmalara pek az rastlanmaktadır. Tarih felsefesi, spekülasyona ve metafiziğe kapı açma olarak nitelendirildiğinden, kenara bırakılmış durumdadır. Bu ise bir boşluk yaratmaktadır. Bilim olarak tarih ya kaygan bir kuramsal temelde kalmakta, ya da bir hermeneutik'e bürünmektedir. Birincisi, kategorial çalışmayı, dolayısıyla felsefeyi dışlamak, ikincisi ise tarihsel-kültürel rölativizme dönüş demektir. Buradaki felsefi girişim, nedensellik ilkesi bağlamında tarihte determinizm-indeterminizm sorunsalının çözümlemesini, tarihselci tarih yazımı ve tarihselci tarih yazımını eleştiren düşünürlerin ait oldukları okullar perspektifinden yapmakla sınırlıdır. Bunun tarih bilimi (kuramı) için verimli olup olmadığı ise tarihçilerin kendilerine bırakılmaktadır. |