Kitap Tanıtımı |
Sıradan şirket çalışanlarının bile, hayır, özellikle sıradan şirket çalışanlarının süper bir teknolojiyle, süper konseptlerle ve süper iş arkadaşlarıyla böylesine geniş bir pazar kurabileceklerini kanıtlamak istedim.
Ken Kutaragi, Play Station'ın babası.
Bu kitap, ilk kez 1994'te piyasaya çıkan ve modern bir iş sahası açan ve bir teknoloji efsanesi olmuş PlayStation oyun makinesinin oyun endüstrisini domine eden çalışmaların başındaki, SONY Computer Entertainment şirketinin başkan yardımcısı Ken Kutaragi' nin resmen izin vererek yayımlanmış ilk eseridir.
Paha biçilmez teknik analiz, pazarlama ve iş stratejileri ile hırs, kararlılık ve olağanüstü öngörüş içeren, SONY'deki Devrimciler size ustalıkla yazılmış gerçek olaylara dayanan bir kurgu tadı verecek.
Alıntı
Birkaç yıl önce Ken Kutaragi ile tanıştığımızda ben teknoloji sempozyumunda başkandım ve Ken Kutaragi de katılımcıydı. Yıllar boyu birçok mühendis ve iş adamıyla röportaj yaptım ama hiç bu kadar açık vizyonu olan, bu kadar geniş kelime dağarcığıyla konuşan ve kişisel başarılarına dayanan olağanüstü güvene sahip biriyle tanışmamıştım. İnsanların bireysel olmak için önemsendikleri bir ortamda bu açık sözlü adamın SONYdeki yeni tarz girişimciyi tanıttığını düşündüm.
O günden sonra Ken Kutaragi ile birlikte Playstation hikâyesinin parçalarını bir araya getirmeyi düşledim ve bu kitap bu rüyanın gerçekleştirilmesidir. Hikâye hepimiz için bir derstir: Kararlılıkla, tutkuyla ve engellerin üstesinden gelme isteğiyle nelerin başarılabildiğinin, bir insan tarafından orijinal bir iş modelinin akılla geliştirilip tamamlanmasıyla nelerin başarılabileceğinin hikâyesidir.
SONY Computer Entertainmentin (SCEI) başkan yardımcısı Ken Kutaragiden Playstation ev oyunları makinesi gelişiminin ve tasarlanmasının ardındaki sırrın açıklanması talep edildiğinde açıkça şöyle ifade etti: Normal büyüklükteki şirketlerin çalışanlarına bile, hayır, özellikle normal büyüklükteki şirket çalışanlarına; muhteşem bir teknolojiyle, görkemli kavramlarla, oldukça iyi takım arkadaşlarıyla bu ölçekte bir girişimi inşa edebileceklerini kanıtlamak istedim.
Bu Playstation işi SONY Computer Entertainment için göz ardı edilemeyen oldukça büyük, finansal bir canlanma oldu. Sadece dördüncü yılında yedi milyar doların üzerinde konsolide yıllık satışlar elde edildi. Dünya çapındaki toplam yüklemeler, Eylül 1998 itibariyle, kırk milyon üniteye ulaştı. Playstation geniş Nintendo krallığını ele geçirdi ve hem anlayışta hem de gerçeklikte dünyanın lider oyun platformu oldu. Üretime başlayalı dört yıl olup, böyle olağanüstü bir büyüme gösteren, bu durumla karşılaştırılabilir bir örnek daha yoktur.
Kutaragi başından aşağı kaynar sular dökülmüş gibi hissetti. 29 Mayıs 1991 tarihinde saat sekizde Kutaragi Tokyo istasyonunun 21 numaralı peronundan Shinkansene (mermi tren) binmek üzereyken gerçekleşti. Gideceği yer Kyotodaki Nintendo genel müdürlüğüydü. Orada 1 Haziranda Chicagoda Tüketici Elektronikleri Şovunda piyasaya sürülecek olan SONYnin Super Famicomunun detaylarını görüşecekti. Nobuyuki Idei, SONYnin o zamanki halkla ilişkiler müdürü, elinde hatırlatma kâğıtları ile Kutaragiyi peronda bekliyordu ve ona şaşırtıcı haberleri verdi.
Hey! Kutaragi, oku şunu! Anlaşılan o ki Nintendo, SONY ile olan anlaşmasını iptal etmiş ve Philips ile güçlerini birleştirmeye karar vermiş.
Ne? Ciddi olamazsın!
Aniden iki adam Shinkansen rezervasyonlarını özel kompartımanla değiştirdiler. Kyoto yolunda trende sayısız kişiye telefon açıp kontak kurdular. Hatta trenden uluslar arası görüşme ile Philipsi aradılar ama haberlerin doğruluğuna dair soruların cevaplarını tam olarak alamadılar. O zamanlar Philips, Nintendo ve SONY arasındaki ilişki biraz karışıktı. Philips CD/I formatı kurmaya çalışıyordu ama SONYnin bir CD/I takımı vardı. CD/Icılar Kutaraginin takımı tarafından geliştirilen CD-ROMun CD/Iın halk tarafından kabul görmesini engelleyeceğini düşünüyorlardı, dolayısıyla CD/Iı ev kullanım amaçlı düşünmüşlerdi ve SONY ve Nintendonun CD-ROMlu makineleriyle direk bir yarışa sokuyorlardı. Kendilerini CD/Ia adayanlar Nintendo-SONY işbirliğini kendilerine bir tehdit olarak görüyorlardı ve bu ortak projeyi her ne pahasına olursa olsun çökertmek istiyorlardı. |