Kitap Tanıtımı |
Faruk Tabak Akdeniz’in tarihini, Braudel’in peşinden, ezberleri bozarak yeniden yazıyor: Ovalar, tahıllar, iklim değişiklikleri ve şehirler ekolojik tarihin bu öncü eserinde dile geliyor. Bugünkü şekliyle Akdeniz’in ortaya çıkışını, uzun erimli tarihsel eğilimler ekseninde, sabırla tasvir ediyor. Modern çağın eşiğinde, kapitalist dünya sisteminin teşekkülü sürecinde Akdeniz’in soluşunu ticaretin, doğanın, tarımın, devletlerin çoklu ritmi eşliğinde resmediyor. Çağlar Keyder’in önsözü, Immanuel Wallerstein’ın sonsözüyle 'Sanayi Devriminden önce, Atlantik ekonomisinin yükselmeye başladığı yüzyıllarda, daha önceki dönemlerin merkezi Akdeniz havzasında neler nasıl değişti? Tabak bu soruya Braudel’inkini izleyen bir yöntem ve çerçeve kullanarak yanıtlar arıyor. İklim değişiklikleri ve coğrafyadan siyaset ve ekonomiye, şehir devletleri ve imparatorluklara, tarımsal yapılardaki uzun dönemli değişikliklere kadar uzanan geniş bir tabloyu yetkinlikle tahlil ederek özgün yanıtlar geliştiriyor. Sadece Akdeniz tarihine değil, Osmanlı tarihine ve genel olarak tarihe ilgi duyanlar için de önemli ve kalıcı bir kitap.' Şevket Pamuk 'Faruk Tabak Solan Akdeniz’i araştırtıp yazarken çevresel tarih daha emekleme çağındaydı. Aradan geçen zaman içinde yöre coğrafyasının insan toplumuna etkileri, dünya ve yöresel tarihin gelişmesinde iklim ve iklim değişikliklerinin oynadığı rol, toplumların doğasal felaketler ve salgın hastalıklarla nasıl baş ettikleri (ya da edemedikleri) gibi konular tarih çalışmalarının merkezine oturdu. Faruk Tabak Akdeniz yöresinin az çalışılmış bir dönemini böyle bir perspektiften inceleyerek hem Osmanlı ve yakın doğu çalışmalarında yeni bir çığır açtı hem de hepimize ve özellikle kendisinden sonra gelen nesillere yeni ve verimli çalışma alanları gösterdi.' Reşat Kasaba 'Dünya ekonomisinin merkezi olmaktan çıktığı yüzyıllarda Akdeniz’in yeni şartlara nasıl adapte olduğunu inceleyen bir başyapıt. Topografik, ekolojik ve ekonomik faktörleri odağına alan Tabak, onaltıncı yüzyıldan sonra Akdeniz’in bütünlüğünü korumayı başardığını maharetle gözler önüne seriyor. Tarihin bir türlü enterdisipliner olarak okutulamadığı bir ülkede tüm tarihseverler için elzem bir kitap!' Emrah Safa Gürkan (Tanıtım Bülteninden) ) |