Kitap Tanıtımı |
MEHMETÇİKLER GEÇERKEN Bu ne vakar arslanca, bu ne güven,bu ne nur? Türk kadını her zaman böyle evlat doğurur. Yıkanıyor toprağım ayağının sesiyle, Dağılıyor bulutlar Mehmed’in nefesiyle. Rüzgârı sizden alır, yükselir bayrağımız; Oynaşır cıvıl cıvıl göklerde ay’la yıldız. Siz uyanık durdukça huduttan düşman geçmez, Siz izin vermedikçe göklerde bir kuş uçmaz. Mehmetçik bu ülkenin kulağıdır, gözüdür, Mehmetçik bu ülkenin sembolüdür, özüdür. Mehmet düşmana ateş, dosta ise bir kucak, Var mıdır hak ve halkı böyle kucaklayacak? Ne zaman şaha kalksa ne ki sınır ötesi? Dağlar taşlar ürperir, göklerden gelir sesi. Ey zafer bayrağını gökte uçuran Mehmet! Düşmanı can-evinden yiğitçe vuran Mehmet! Seninle bahtımız ak, canlar seninle diri, Seni selamlıyorum, ey yiğit Türk askeri! Sen gülünce ilkbahar, yerler-gökler gülistan, Her adımın bir fetih, her yaptığın bir destan. Sana çiçek atıyor, seni alkışlıyorum; Oğlumsun, kardeşimsin, sensin benim gururum! (Tanıtım Bülteninden) ) |