Kitap Tanıtımı |
Büyük mutasavvuf ve Türk düşünürü Mevlâna'nın ve onun öğretileri doğrultusunda kurumsallaşan Mevlevîliğin gerek İrfanımızda gerek edebiyat ve kültürümüzde derin tesirleri olmuştur. Mevlâna'nın tasavvuf vadisinde yazdığı, engin bir birikimin mahsulü olan eserleri insanlar tarafından büyük ilgi görmüş, adeta onun etrafında geniş bir ilim ve marifet halkası oluşmuştur. Ölümünün, kendi ifadesiyle 'Düğün gecesi'nin üzerinden uzun yıllar geçmiş olmasına rağmen, dünya edebiyatında benzerine pek rastlanmayan Mesnevî'si hâlâ okunup faydalanılmaya devam etmektedir.
Bu sırlarla dolu eserin anlaşılabilmesi için şerhler yazılmış, o marifet denizinden susamış gönüllere serinletici damlalar sunulmuştur. Şüphesiz bunların en önemlilerinden birisi, kendisi de Mevlevi olan İsmail Ankaravî'nin yazmış olduğu şerhtir. Yıllarca okuyanlara feyiz vermiş, yeni eserler yazılmasına ilham kaynağı olmuştur. Mevlâna'nın eserlerini, Özellikle Mesnevi'nin Ankaravî şerhini okuyup feyiz alan ve bunu derlediği eserlere aksettiren münevverlerden birisi de, Mevlâna âşığı, mûsikîşinas Afif Tektaş'tır.
Afif Tektaş'ın ilgi alanı Mevlânâ ve Mesnevi merkezli olmak üzere tasavvuftur. Be sebeple tasavvuf sahasında, özellikle Mesnevi ve Mevlevîliğe dair olan eserlere çok alâka duymuş, bunlardan azamî derecede istifade etmiştir. |