Kitap Tanıtımı |
Turizm sektörü doğayla iç içe ve yüksek etkileşimli faaliyetlerin gerçekleştiği bir yapıya sahiptir. Yapısı itibarıyla sektörel ölçekte gerçekleşen girişimlerde doğanın kullanımında sıfır tüketim etkisi düşünülemez. Her tür turizm, türleri tüketimi barındırmakta ve turizm faaliyetlerinin girdiği yerler masumiyetini yitirmektedir. Turizmin doğal çevrede meydana getirdiği tahribatın önlenmesi mümkün olmamakla birlikte, turizm formlarının planlı biçimde organize edilmesiyle tüketimin birikimsel bir şekilde artış göstermesini engellemek olasıdır. Bu noktada sistematik ve çevresel etkileri minimize edilmiş, sürdürülebilir ürün üretim ve yönetim sürecine sektörel arz paydaşlarının ve talep ögelerinin bütüncül katılımı önemlidir. Turizm sektöründeki temel arz bileşenlerinden olan seyahat acentaları iç yönetim, tedarik zinciri yönetimi, turistik bölgeyle ilişkiler, müşterilerle ilişkiler, ürün üretim ve yönetimi boyutlarında sürdürülebilirliğe katkı sunmaktadır. Seyahat acentalarının çabaları sektörel iş çevresi tarafından desteklendiği düzeyde başarıya ulaşmaktadır. Bu bağlamda devlet, çalışanlar, müşteriler, paydaş işletmeler, turistik bölge yöneticileri ve yöre halkı, ulusal ve uluslararası birlikler, sivil toplum kuruluşları, uzmanlar, üniversiteler ve medyanın içinde bulunduğu paydaşların sürece aktif katılımı ve desteği önem arz etmektedir. Bütüncül ve aktif katılım; korumacı, istikrarlı, birikimsel ve inovatif gelişimi olanaklı kılan bir yapının elde edilmesine katkı sunmaktadır. Bu sayede turistik kaynakların devamlılığı ve sektörel sürdürülebilirliğin sağlanması mümkün olurken aynı zamanda ülkelerin rekabet gücüne erişimi olanaklı hâle gelmektedir. Bu noktadan hareketle hazırlanan eserde, seyahat acentalarında sürdürülebilirlik süreci ve alanları değerlendirilmekte, seyahat acentalarında doğa temelli ürün üretim ve yönetim sürecinin sistemleştirilmesine, sistemleştirme sürecinde yer alacak bileşenlere ilişkin bir çerçeve çizilmektedir. (Tanıtım Bülteninden) ) |