Kitap Tanıtımı |
Bir adamın ve bir toplumun umutsuzluğun derinliklerinden yeniden doğmaya giden yolunu anlatan Sessizlik Oteli’nde Audur Ava Olafsdottir, hayatın sonsuz olasılıklarına, dönüşümlere ve ikinci şanslara hüzünlü olduğu kadar mizahi bir dille selam çakıyor. Jónas Ebeneser kırklı yaşlarının sonlarında, bir şeyleri tamir etmeye tutkuyla bağlı ama kendi hayatını tamir edemeyen becerikli bir adamdır. Karısı tarafından terk edilmiş, annesi demansın derinliklerine giderek daha çok dalan ve kısa bir süre önce kızının biyolojik babası olmadığını öğrenen Jónas, bir varoluş krizine girer ve yaşama isteğini kaybeder. Huzurevinde kalan annesini ziyaretinde ona sefaletine nasıl, ne zaman ve nasıl son vereceğini fısıldar. Cesedini biricik kızının bulmasını önlemek için yurtdışında ölmeye karar verir. Alet çantası ve birkaç kıyafetle, savaşın dumanının hâlâ tütmekte olduğu isimsiz bir ülkeye uçar. Mayınlarla delik deşik olmuş ve şiddetin şokunun hüküm sürdüğü küçük bir kasabadaki tenha Sessizlik Oteli’ne yerleşir ve orada diğer insanların yaralarının derinliklerini anlamaya ve kendi yaralarını yeni bir ışıkta görmeye başlar. 2016 İzlanda Edebiyat Ödülü’nü alan Sessizlik Oteli aynı yıl İzlanda’daki kitabevleri tarafından verilen İzlandaca En İyi Roman seçilmiş, 2018 yılında da İskandinav Konseyi Edebiyat Ödülü’ne layık görülmüştür. (Tanıtım Bülteninden) ) |