Kitap Tanıtımı |
Özellikle on sekizinci yüzyılda hizmetçilerin oldukça yaygın bir biçimde orta sınıf aile yapısına dahil edilmelerine kars?ın, edebiyatta olsun, kurgu dıs?ı eserlerde olsun onların gerçek seslerini duymamız neredeyse olanaksızdır. O yıllarda hizmetçilerin üst sınıfların huzurunda konus?ması, hele de efendilerine kars?ılık verecek s?ekilde konus?ması hiç hos? kars?ılanmazdı. Bu anlayıs?ı yansıtan bir I?ngiliz atasözü bile mevcuttur: ?Hizmetçi kızlar görülmeli, ama is?itilmemelidir."1 Görülmelidirler çünkü her an kendilerine herhangi bir is? buyurulabilir. I?s?itilmemelidirler çünkü efendinin ?dog?al" üstünlüg?ü kars?ısında gösterebilecekleri en iyi davranıs?, onlara sorgusuz sualsiz itaat etmektir. Her ne kadar on sekizinci yüzyıl romanlarında fazlasıyla konus?salar da hizmetçilerin tarihsel kis?ilikler olarak karakterlerini, düs?üncelerini, duygularını yansıtan kendilerine özgü bakıs? açılarını bugün ancak efendilerin yazdıkları mektup, anı ve günlüklerde onlara dair yaptıkları yorumlara bakarak çıkarsamaya çalıs?abiliriz. |