Kitap Tanıtımı |
Gelmiş geçmiş en "gerçek" roman karakteri Renda geri döndü!
Keşke Ben Uyurken Gitseydin'de merakta bıraktığı her konuyla ve yine sakarlıklarıyla, saflıklarıyla, komiklikleriyle, kararsızlıklarıyla, kötü kararlarıyla, kurnazlığıyla, iyiliğiyle, satıcılığıyla, özlediğiniz özlemediğiniz herşeyiyle
Yine herşeyi tüm samimiyetiyle anlatırken, geri kalanlar da Renda'yı yalanlayıp, bizi yine kime inanacağımızı şaşıracak hale getirecek. Selim ile neler oldu? Bertan'dan ne haber? Eee yeni biri var mı?
Şimdi işler biraz daha karışık. Gitmek iyi fikir değilmiş kimse için meğer. Dönünce her şey, herkes yerinde olmuyor ve kimse kimseyi beklemiyor.
Renda'yı okumak, akşam kimse yokken sahildeki boş şezlonglarda kendinle baş başa kalmak, aynaya bakıp söyleyeceklerinin provasını yapmak, araba hızlı hızlı giderken camdan elini çıkarıp rüzgarı hissetmek, yazın esen balkonda oturmak, anlatınca rahatlayacağın için daha fazla içinde tutamamak, yazıp rahatlamak, sabahki şarkı falında gününün geri kalanını güzelleştirecek şarkıyı tutmak, telefona uzun uzun bakınca hiç gelmeyen mesajın geleceğine inanmak gibi. Renda'yı okumak, kendi içine dönmek, kendini sorgulamak, kendinle dalga geçmek, kendini her şeye rağmen çok sevmek sanki.
Sen de biliyorsun.
Ve aramızda kalsın ama, Renda sensin.
Ve müjde, Renda geri döndü. |