Kitap Tanıtımı |
İnsanlar kendilerini tanıyacak düzeye gelmemişlerse, gelişmek imkânını da bulamazlar.
Gelişmemiş kişilerden oluşan bir toplum geri kalır. Bireylerini çağdaş düzeyde yetiştiremeyen bir ülke de, çağ dışı kalmaya mahkûm olur. Bizim halkımızın büyük bir çoğunluğu ne kendisini, ne tarihini ne de başka ülkelerin tarihlerini biliyor. Onların amaçlarını ise hiç bilmiyor. Bunları bilmeyince de ge geleceğini planlamaktan âciz, kendini yönetme yeteneğinde değil, kişisel sorumluluklarını da bilmiyor.
İzlenmesi bile zor olan bir hızla ilerlemekte olan teknolojik gelişmeler, toplumların arasındaki farkları büyütüyor. Gelişmemiş toplumlar geride kalmaya, diğerleri hızla ilerlemeye devam ediyor, açık büyüyor.
21. yüzyıl ilerlemiş ülkelerin hegemonyasını görecek. O ülkeler de, uluslarüstü sermayenin etkisinden çıkamayacak. Ülkelerin halkları yeni emperyalist düzen içerisinde olumlu bir yaşam sürdürebilmek için, üst düzeyde toplum olmaları gerekecek. Bunun için de çağdaş eğitim, bilgi ve yetenekte kişilerden oluşması kaçınılmaz olacak.
Yüzyıldır kurgulanan ve hayli yol kat etmiş olan bu yeni düzene karşı durmak çok zor. Bu ekono-terör içinde kabul edilebilir bir yaşam sağlamak için çok iyi yetişmiş ve yetenekli olmak gerekiyor.
21. yüzyıl dünyası büyük değişikliklere gebe. Halkımız bir an evvel uyanarak, olacakların altında kalmamak için çağdaş düzeye çıkmak zorunda. Bunu da başkalarından beklemeyip, kendisi başarmaya mecbur. |