Kitap Tanıtımı |
Sanat eserleri kuşkusuz herkese açıktır, herkesçe görülebilir; ama biliriz ki aslında büyük çoğunluğa kapalı kalırlar. Müzeleri gezenler ile gezmeyenleri birbirinden ayıran şey nedir? Sanat sevdalıları bu tutkularını her türlü maddi koşuldan bağımsızmış gibi yaşarlar, ama aslında önceden edinmiş oldukları donanım değil mi sanat eserlerinden zevk almalarını sağlayan? Müze denen yer üst sınıfların öngördüğü kurallara en çok uyulan yerlerden biri değil mi? Zorunlu kültürel etkinlikler sanattan gerçekten zevk alınmasını sağlayabilir mi?
Sosyolog Bourdieu'nün ekibiyle birlikte uzun ve titiz bir saha araştırması sonucunda ortaya çıkardığı Sanat Sevdası, sanatseverliğin toplumsal temelleri üstüne klasikleşmiş bir eserdir. Bourdieu ve arkadaşları, gelir ve eğitim bakımından avantajlı toplumsal kesimlerin "sanat sevdasının" anlam ve işlevi üstüne düşünüyorlar. Bir yandan da gelir ve eğitim bakımından dezavantajlı toplumsal kesimlerin sanata daha çok ilgi duymasını, daha çok zaman ayırmasını sağlayacak koşullar arasında eğitim sistemine özel bir önem atfediyorlar. Sanat Sevdası, bu nedenle, eğitim sisteminin etkisi üstüne bir inceleme olarak da okunabilir.
YAZARLAR HAKKINDA: Pierre Bourdieu 1930'da, Fransa'nın güney batısında küçük bir köyde doğdu. Çeşitli üniversitelerde görev aldı. Akademik bir kitap dizisi ve dergi yayımladı. 1981'de Fransa'nın en saygın eğitim kurumu olan Collège de France'da sosyoloji kürsüsüne seçildi. 2002'de Paris'te hayatını kaybetti.
Alain Darbel, 1932-75 yılları arasında yaşamış olan Fransız sosyolog ve istatistikçi, özellikle yönetim sosyolojisiyle ilgili çalışmalar yapmıştır. Bourdieu ile Les Héritiers'de de birlikte çalışmışlardır. |