Kitap Tanıtımı |
"ey göz nurumu akıttığım, tozlu yollarında belimi büktüğüm, kâh pısırık yaşlı bir deve diye bilip hörgücünde uyuduğum, kah bir zıplamayla yüzlerce yıl öncesine ve sonrasına süzülen taze bir ceren diye görüp yeni nefesler kuşandığım aşinalığım!
şahidim oldun seni konuştururken konuşan
bendim.
tanığım oldun bana kendini açarken açılan
bendim.
derimsin damar damar giyindiğim.
ipimsin kör kuyudan azatlığım.
ince sıcak yağmurumsun çölde bayındırlığım.
utangaçtım sende özgüveni buldum; titremez
sesim.
gariptim senin çizgilerinde yol ala ala tok
zenginlerin arasına daldım; hep kar eden
kervanlarım.
kekemeydim kelimeler sundun; müstahkem
burçlarımda sancaklarım.
ne çok yarendin bir levend bir muallim bir
sahhaf.
ne vefakâr sırdaştın bir fener yalnızlığı bir hisar
mağrurluğu bir hücre yakınlığı.
ne göz göze inşirahtın bir oyalı mendil bir paçalı
güvercinden mektup bir gök kubbeden dua |