Kitap Tanıtımı |
Şeyh Sadreddin Konevi, Allahın varlığını ve birliğini akıl ve müşahede yoluyla kavrayan İslâmın esaslarını olduğu gibi kabul eden bir mürşittir. İslâmın akidelerini ilimle açıklama yoluna gitmiş ve başarmıştır. Onun için ilim çok önemlidir. Tasavvufla ilmi bağdaştırmaya çalışmıştır. Felsefi akımları incelemiş, İbn-i Sinaya hayran olmuş ve eserlerinde yer yer onun düşüncelerine yer vermiştir. Akla ve mantığa önem vermekle birlikte ancak aklın, Cenabı Allahın ayetleriyle ve Yüce Peygamberimizin hadisleriyle salim akla dönüşebileceğini savunmuştur. Koneviye göre bütün ilimlerin kaynağı, ilahi ilimdir. Bu nedenle Hakkın ilmi her şeyi içine alır. Şeyh Sadreddin Konevi, her ne kadar felsefi akımların etkisinde kalmışsa da müşahede yolunu benimsemiş, Muhyiddin Arabiyi mürşit olarak kabul etmiş ve onun etkisinde kalmış, eserleriyle onun düşünce ve inanç sisteminin savunucusu olmuştur.
Konevi, bizlere Allah tarafından edeblendirilerek en büyük insan-ı kamil mertebesine erişen, alemlere rahmet olması için masum kılınan, Sevgili Peygamberimizin yolundan ayrılmamayı, daha sonra da onun izinden giden ashabını, onlara tabi olan kamil insanları takip etmemizi tavsiye etmiştir.
Görüldüğü gibi, Sadreddin Konevi; Tasavvufa bir anlam kazandırmış, dervişliği, mutasavvıflığı, islâmî anlayışı tamamen Kuran ve Sünnet çizgisinde mütalaa etmiştir. Kuranın aktif Müslüman düşüncesini yaymaya çalışmıştır. Bu bakımdan eserlerinde hep bu konuyu işlemiştir. Konevi, irşat metodunu Resulullahın izlediği gibi uygulamıştır. Bunun için gönüllere taht kurmuş, yıllar geçtiği halde hala sevgisi devam etmektedir. |