Kitap Tanıtımı |
Tuna, bir süredir hırçındır. Deli dolu akmaktadır. Dişlerini sıkan sara hastası gibi köpük püskürtmektedir. Bazen taşkınlık da yapmaktadır. Yatağına sığmaz, taşar Sanki dargındır insanoğluyla. Tarlalarını, bağlarını, bağ evlerini, yollarını, köprülerini katar önüne, siler süpürür Her defasında başını yaslayıp yol yorgunluğunu attığı, kimi zaman koyunda uyuduğu, sükûnete kavuştuğu Bucakta bile artık köpük köpüktür. Çizgi çizgi dalgalar gönderir kıyı şeridine. Tokatlı Hasanı uyarmak ister gibidir. Sanki:
- Kalk Hasan, diyor. Ben Bucakta başımı yumuşak kayalara dayar uyurum. Ama sen tedbiri elden bırakma. Çünkü su uyur, düşman uyumaz. |