Kitap Tanıtımı |
“Yıllar önce değişik toplumsal sınıf ve katmanlara mensup insanlar olarak ülkemizde sosyalizmi kurmak amacıyla bir araya geldik. Birbirimizi hiç tanımıyorduk. Bizleri bir araya getiren sınıfsız, sömürüsüz bir toplum yaratmak idealiydi. 1960’lı yılların sonlarından başlayarak, özellikle ‘73 Atılımı’ sonrası TKP’ye ciddi bir yönelim ve katılım gerçekleşti. Dönemin koşullarında Marksizm Leninizm’i ve sosyalist devrim teorisini tam olarak anlayamamış, anladı ise de yanlış anlamış, kendisini devrimci olarak kabullenmiş fakat ideolojik konularda sosyal demokrasiden öteye gidemeyen, devrimden ne anladığı muğlak, en keskin olanın bile devrimden anladığı, burjuvazinin millî ve yerli olanıyla birlikte gerçekleştirilecek ‘Millî Demokratik Devrim’ olan kişiler de ya tesadüfen veya arkadaş çevresi etkisiyle Partiye katıldılar. Bir süre sonra bu unsurlar Parti içinde sağ-sol tartışmasını tetiklediler.” Burada “Parti Yolunda” yaşanmış, adanmış bir hayatın kısa bir özeti var. Anı niyetine okuyabilirsiniz, lezzetlidir. Tarih niyetine de okuyabilirsiniz, öğreticidir. Ama bence başka türlü de okunabilir, parti okulunda özenle tutulmuş ders notlarıdır burada anlatılanlar. Parti Yolunda olanlar daha dikkatli ve özenli okumalıdır. Orhan Gökdemir (Tanıtım Bülteninden) ) |