Kitap Tanıtımı |
Osmanlı Kültür Tarihi Seti, M. Şinasi Acar'ın yıllar süren Osmanlı kültür ve sanat tarihi üzerine yaptığı araştırma ve incelemelerin ürünü olan bu kitaplar, gözümüzden kaçmış (belki de göz ardı edilmiş), kamuoyunca yanlış, eksik ya da az bilinen kimi konuları okuyucularla paylaşıyor. Kitapların amacı şüphesiz, karanlıkta kalmış tüm tarihsel gerçeklikleri aydınlatmak değil. Ancak bu amaçla yapılacak yeni çalışmalara esin kaynağı olarak, geçmiş değerlerimizin gelecek kuşaklara aktarılmasının önünü açmayı hedefliyor.Setin İçindeki KitaplarOsmanlı'dan Bugüne Gözümüzden KaçanlarMatbaanın Osmanlı'ya Sultan III. Ahmed döneminde 1729'da, Avrupa'dan 273 yıl sonra geldiği söylenmesine karşın, aslında İstanbul'da ilk kitabın 1493'te basıldığını; Sinan'ın, bir mimarlık başyapıtı olduğu ölçüde bir mühendislik harikası olan Süleymaniye Camisi'nin hava filtrasyonu ve akustiği için bulduğu özgün mühendislik çözümlerini; Farkında olmadığımız 'sadaka taşları' ile her biri geçmişin 'kent mobilyaları' olarak değerlendirilebilecek hizmet taşlarının Osmanlı kent ve sosyal yaşamında önemli bir yer tuttuğunu; Ünlü mizah, tiyatro, öykü yazarı ve şâir Aziz Nesin'in Güzel Sanatlar Akademisi'nde Kâmil Akdik, Necmeddin Okyay ve Süheyl Ünver gibi dönemin en ünlü hocalarından hat, tezhip ve minyatür dersleri aldığını ve hem Arap hem de Latin harfleriyle bir hattat kadar güzel yazdığını biliyor muydunuz? Osmanlı'da Sportif AtıcılıkNişan Taşları, Osmanlı'da zaman zaman padişahlar ve ülkenin üst düzey yöneticileri de düzenlenen yarışmalara katılırdı. Bu yarışmalarda dereceler belirlenir, rekorlar belgelenirdi. Okçuluk başta olmak üzere, sportif atıcılığa paralel olarak nişan taşlarının tarihimizde, özellikle de Osmanlı yaşamındaki yerini; rekorların kırıldığı menzillere dikilen nişan taşlarını, okçuluğa özel ilgi gösteren padişahları, nişan taşlarının günümüzdeki konumlarını, kitabelerini, boyutlarını, dikiliş tarihlerini bu kapsamlı kitaptan öğreneceksiniz.Anadolu'nun Değirmenleri KitapTopraklarımızdan doğarak dünyaya yayılan değirmen gibi önemli bir buluşu, bilimin yanına insan öykülerini de ekleyerek okuyucuya aktarıyor. Değirmenlerin tarihçesinden yola çıkarak gravürler, fotoğraflar ve teknik çizimler eşliğinde su ve yel değirmenlerini ayrıntılarıyla anlatan kitap, ülkemizde değirmenlerin en yoğun bulunduğu bölge olan Datça'nın değirmenleri ve artık soyu tükenmiş olan son değirmencilerinin anılarıyla daha da zenginleşiyor.Sayfa Sayısı: 610Baskı Yılı: 2014Dili: TürkçeYayınevi: Yapı Endüstri Merkezi Yayınları) |