Kitap Tanıtımı |
Hüseyin Ekinci, ilk romanı "Ölüler De Yalan Söyler" ile son yıllarda önemi daha fazla hissedilen adli bilimleri derinlemesine inceliyor. Suçu, suçluyu ve psikolojik etkenleri bilimsel verilerle ortaya koyarken, soluk soluğa bir romanla 15 yıl önce işlenen seri cinayetlerin peşinde, bilimin ışığıyla ilerliyor...
Maskeli katil, işkence töreninin ardından hiçbir şey olmamış gibi ağır adımlarla merdivenleri çıkarak mutfağa gitti. Önce kendine bir kahve yaptı. Ardından televizyonun karşısına geçip Dexter isimli diziyi izlemeye başladı. Büyük keyif aldığı her halinden belliydi. Biraz önce Seren'in sırtında çentikler açtığı bıçakla bu kez elma, portakal soydu. Birden bir ses işitti. Hızlı adımlarla bodruma doğru yöneldi.
Merdivenlerden üçer beşer indi. Bir an genç kızın kaçmaya çalıştığını düşündü. Oysa Seren'in nefes alacak hali yoktu. Astım krizine girmişti. İniltilerin sebebi oydu. Adam kızın baş ucundaki ventolin şişesini aldı. Üst üste iki kez püskürttü. Ardından bir kez daha denedi ama olmadı. Boş şişeyi bir kenara attı. |