Kitap Tanıtımı |
Yıl 1961. Anadolu´dan kopup gelen bir delikanlı Sirkeci´de otobüsten iniyor ve İstanbul´la selamlaşıyor. Bu delikanlı büyük kentte tutunmak için bütün ömrüne mal olacak bir mücadelenin içine gireceğinin farkında değildir henüz. Neyse ki İstanbul, ondan aldıklarına karşılık ona, acı tatlı anılarla, dostluklarla, arkadaşlıklarla ve yolculuklarla dolu şiir gibi bir hayat sunacaktır.
Öksüz Çocuklar Galerisi, şair ve berber Nurettin Durman´dan sıcak mı sıcak bir anılar demeti. Durman okuruyla, edebiyat dünyamızın tanınmış figürlerine ilişkin birebir tanıklıklarını, gündelik gelgitler içinde gözüne ve zihnine takılanları, pişmanlıklarını ve hüzünlerini kısacası altmış iki yıllık bir ömrün ´dünya işleri´ni paylaşıyor.
Öksüz Çocuklar Galerisi, alışılmış beğenilerin dışında kendi şiirinin peşinde yola koyulan bir edebiyat adamının hayat hikâyesinin özeti
***
"Nurettin Durman, edebiyatımızda geldiği nokta ve yaşı itibariyle bilge sayabileceğimiz bir isim. Bu bilgelik, hem bilgi hem de yaşantı birikimi anlamında söz konusu. Durum böyle olunca onun kaleminden çıkan bir hatırat, bir günlük metni birdenbire önem kazanıyor. İşte bu son eseri ile Durman, günlük, hatırat anlamında kısırlık yaşayan çağdaş edebiyatımıza geniş bir açılım ve zengin bir boyut kazandırıyor. Nurettin Durman bu kitabı ile ömrü boyunca ısrarla şiire bağlı kalan ve bu türün dışında yazmamaya özen gösteren biri olarak karşımıza bu kez bir anı anlatıcısı, bir günlükçü ve kısmî manada bir gezi yazarı olarak da çıkıyor."
-Mustafa Özçelik
***
"Hafıza-ı beşer nisyanla maluldür
Bu sözü biliriz de, yine de mazinin derinliklerinde saklı kalan hazinelerimizi çoğu kez hafızalarımızın nisyana mahkûm faniliğine bırakırız
Oysa maziden bize kalanlar ve onlarda ışıldayan tedailer, geleceğimizin uçsuz bucaksız yollarında anlamlı durak işaretleri, her halükârda yanmaya devam eden kandillerdir. Kim bilir, belki de en son elimize geçecek büyük sonsuz defterlerin sayfalarında hiçbir ayrıntıyı kaybetmeden bulacağımız, ömrümüzün tamamını iyi-kötü, güzel-çirkin doğru-yanlış hatıralar evreninden parçalar olarak okuyacağımız gün, bizi şaşırtacak nice fotoğraflarla karşı karşıya kalacağız. Ömürlerimiz ki, şu anda bile birer hatıradan ibarettir. Tıpkı elinizdeki kitabın sayfalarında var olan hatıralar ve fotoğraflar gibi
Nurettin Durman ellerinde kandil taşımayı seviyor ve bunu çok iyi beceriyor
"
-Nurullah Genç
***
"Samimi, doğal ve abartısız bir anlatı var bu yazılarda. Gecelerini inşaat tahtaları arasında geçiren ya da karlı günlerde dışarı atılan çocuğun anlatacağı anıları hep merak ediyordum. Sadece bunlar değil elbette; aynasını sanat-edebiyat dünyasına da tutuyor Nurettin Durman ve iyi de ediyor. Bir dönemin öne çıkan ve de hep önde giden isimlerini ve onlarla ilgili belki de hiçbir yerde okuma imkânımız olmayacak anılarını, edebiyat dergilerimizin maceralarını, katıldığı pek çok edebiyat etkinliğini ve günlüklerinden seçilmiş kimi sayfaları bizlerle paylaşıyor. Yakın tarih edebiyat anıları da diyebiliriz bunların bir kısmına."
-Süleyman Çelik
***
"Nurettin Durman, tebessüm etme hakkını kullanmak istediğini açıkladığı kitabında yaşamın kenarında durarak yaşamın inceliklerine değinilerde bulunuyor. Sözcükleriyle yaşamın ince ve zarif fotoğraflarını çekiyor. Yaşamın içindeki her şeyin bir anlamı olduğuna inancıyla iyimser olmak için kendince sebepler buluyor, gönüllerimizin gül bahçeleri gibi olması temennisinde bulunuyor. ´Hiçbir şey de bir şeydir aslında.´ derken içindeki ışıkla yaşama olumlu bakmasını biliyor ve insanlara çağrıda bulunuyor: ´Bir ışık olsun içinde
´
Kitap edebiyat tarihçilerine de malzemeler veriyor. Anılarında yer etmiş olayları, sanatçı dostlarıyla yaşadıklarını anlatıyor yazar. Edebiyat tutkunlarının çok sevdiği şeker şerbet yazılarından bir demet uzatıyor okura. Nurettin Durman, aslında gerek yaşama gerekse edebiyat dünyasındaki anılarına değinirken sözcüklerle okuruna bir buket tat sunuyor bu kitapla
"
-Mustafa Oğuz
Yazarın Biyografisi: Nurettin Durman 1945 yılında Bingöl´de doğdu. Bingöl ve Elazığ´da sayacılık, tuğlacılık, terzilik, kahvecilik, berberlik yaptı. 27 Mayıs darbesinden sonra İstanbul´a yerleşti. İlk şiiri 1964 yılında Sanat Dünyası dergisinde yayınlandı. Bu yıldan itibaren birçok süreli yayın için şiir ve edebiyat kitapları üzerine değini ve eleştiri yazıları kaleme aldı. Kardelen dergisinin kurucuları arasında yer aldı. DüşÇınarı dergisini çıkardı. Yayınlanmış eserleri: (Şiir) Şehrin Üzerindeki Bulutlar, Haziran, Savrulan, Uzun Beyaz Bir Çığlık, Hoşçakal Hüzünbaz Çocuk, Akşam Yedi Suları-seçilmiş şiirler, Filistin Şiirleri Antolojisi, Red Şiirleri Antolojisi, Güllerin Ardından, Işık Oyunları, Aşk Şiirleri Antolojisi, Salıncakta Sallanan Rüzgâr-antoloji. (Deneme) Uzun Günlerin Kısa Tarihi, Basit Bir Şeymiş Gibi Sanki Yaşamak. (Hikâye) Mektebin Bacaları. Halen günlük gazetelerde düzenli olarak kültür-sanat yazıları yazan Durman, 1968 yılından bu yana Beylerbeyi´nde ikamet ediyor.
(Tanıtım bülteninden) |