Kitap Tanıtımı |
"... Cenâb-ı Hak nebi ve resûllerin ruhlarıyla bütün meleklere
Hz. Muhammed'in ruhuna itaatkâr ve bağlı olmalarını
ve tam bir kabulle onun hizmetinde durmalarını buyurdu.
Ve sevgilisi olan Hz. Muhammed'in ruhuna bütün yaratılmışlara
merhametli ve şefkatli olması için merhamet ve rahmeti
bolca verdi. Bu manaya "Ey Muhammed biz seni ancak
âlemlere rahmet olarak gönderdik" âyet-i kerimesi sağlam
bir delildir. Ve Hz. Muhammed'in ruhunu güzel ahlâkın ve
yüce sıfatların çeşitleriyle süsleyip tertip eyledi. Bu iddiaya
"sen elbette yüce bir ahlâk üzeresin" âyeti ezelî ve sağlam bir
delildir... Eşi ve benzeri olmayan Cenâb-ı Hak sevgilisi olan
Hz. Muhammed'i kâinatın fâtihi ve yaradılmışların esası eyleyerek nûrundan bütün kâinatı ve varlıkları yaratmayı diledi.
Bunun üzerine Yüce Allâh, Hz. Muhammed'in nûrundan,
önce parlak bir cevher yarattı. O mübârek cevhere bir kere nazar edince o tertemiz cevher, Cenâb-ı Hakk'ın heybetinden
iki parçaya bölündü. Birinci parça, Cenâb-ı Hakk'ın heybetli
nazarının dehşetinden titreyerek su olup eridi. Tâ kıyamete
kadar akıp gitmektedir..." Nur-nâme'den... |