Kitap Tanıtımı |
Bundan üç yüz kırk sekiz yıl öncesine kadar, Parisliler sabahlan çan sesleriyle uyandılar. Cite Adası, Üniversite Kasabası ve şehir olmak üzere iç içe üç çemberdeki bütün çanlar kuvvetlice çalıyordu. Halbuki 6 Ocak 1482 günü tarihe geçmiş bir gün değildi. Sabah sabah çanlan çaldıran, Paris halkını yataklarından kaldıran olayın hiç önemli bir tarafı yoktu.Ne Pikard'lar ya da Burgignon1ar saldırmışlardı ne bir dini tören vardı. Ne Laas bağında öğrenciler isyan etmiş ne de pek muhteşem kralımız şehre gelmiş ne de bir hırsız alayı ipe çekiliyordu.
On beşinci yüzyılda sık sık görüldüğü üzere şehre abartılı elbiseleriyle, büyük bir elçilik heyeti de gelmiş değildi. Sonelçilik heyeti geleli iki gün oluyordu. Bu heyet, kralın büyük oğluyla Marguerite de Flandre'nin evlenme işini karara bağlayacaktı. Hatta Bourbon Kardinalinin de, sırf kralın hoşuna gitmek için bu kaba saba Flamanlan ağırlamak yedirip, içirrnek zorunda kalacağından dolayı canı sıkılrruştı... |