Kitap Tanıtımı |
"Hiç ölmeyeceğini zanneden kimse gibi çalış, yarın ölecek kimse gibi de tedbirli ol." buyruğuna tersten yapıştın; alabildiğine dünyaya yapıştın. İnandığını iddia ediyordun, bu yüzden de inandığını iddia ettiğin değerler konusunda ikilem yaşamak, el alemin kınamalarına maruz kalmak istemiyordun. Hadi itiraf et: Derdin, çarpık hayatına delil bulmaktı.
"Ahiret!" diyene, "Dünyayı da terk etmemek lazım!" dedin. Doğru dedin. Dünyaya bu kadar yapıştın da hani buyruğun ahiret tarafı?! Onu ne yaptın?!
Oysa dünyalıklarını hiç ölmeyecekmiş gibi erteleyip ahiretini ilgilendiren işleri "Aman! Ölüm çok yakın!" deyip öne almalıydın.
Adın ihmal... Hayatın ihmal... "Cennet size, ayakkabınızın bağından daha yakındır. Cehennem de öyledir."
Sen ne yaptın? Dünyayı peşin gördün; ahireti uzak...
Surete aldandın da asıl olanı arkaya atıp sireti bozdun. Karnın tok, sırtın pek, koltuğun dönerli, evin daru's-selam, araban yahşi, kariyerin ala... Peki, kalbin ne alemde, kafan neyle meşgul, ruhun hala var mı gerçekten?!
Onların ihtiyaçlarını ne yaptın?!
Amma inandın... |