Kitap Tanıtımı |
Edebiyatla uğraşmak, yeni bir dünya tasarlamak için, yolu dikenli bir yolculuğu göze almaktır.
Yazar çok yönlü uğraşısı olan bir insandır. Salt roman, öykü ve şiir mi?
Elbette ki edebiyatın her alanı çok önemlidir. Romanın da yeri yadırganamaz. Bir romanı okurken, yazarın dünyasını tanımada en önemli belgedir.
Erdinç Ozan; kültürel çatışma arasına sıkışmış bir aşkı, doğu ve batı kültürü arasındaki Feodal çatışmayı, "Narin Safran" adlı eserinde aşkın yeni bir evresinde yaşatıyor izi. "Narin Safran" adlı yapıt, insan iç tepisinin kendiliğinden serzenişte bulunması, insanın psikolojik olarak bir önyargıyla düşlere dalması ve Batı ile Doğu arasındaki kültürel fark ve iç tepilerini akıcı bir dille sunuyor bize.
Bireyin içsel dışavurumlarını içine gömen, duygularını sürekli bastırmış bir kültür ile tersi bir kültürün çatışması yanında; geleneklerin hüküm sürdüğü ve feodal bağları çözememiş, çözmek de istemeyen, her yerde kadınları toplumun dışında tutan; egemen bir toplumda, psikoloji ve sosyoloji eğitimsizliğinin noksanlığı feodolizmi sürekli egemen kılar.
Doğu ve Batı arasındaki en önemli ayrım; birinin konuk severliği ve kutsallığı yanında Batının tam tersi bir umursamazlığı, Ozan "Narin Safran" adlı yapıtında Doğu ve Batı kültürü arasındaki çelişkileri masaya yatırıyor. Yaşamı masaya yatırmak önemli değil, ama masaya yatırılan yaşamın sanatsal ameliyat önemli. Erdinç Ozan, kurgusu, dili ve gözlemlerindeki derinlikle, bu ameliyatı başarıyla sonlandırıyor. Çok değerli sanatsal bir çalışmayla karşı karşıyasınız.
Taki Akkuş |