Kitap Tanıtımı |
Dev-Genç militanlarından Nail Karaçam (Panço), Mehmet Demir ve Recep Sakın’a Fen Fakültesi’nin önündeki otobüs durağında 25 Aralık 1970’de faşistler tarafından pusu kuruldu. Antifaşist mücadelenin en önündeki militanlardan olan ve faşistler tarafından tanınan bu arkadaşlarımız özel olarak hedef seçilmişlerdi. Faşistlerin amacı, bu üç devrimciyi öldürerek diğer devrimcilere gözdağı vermekti. Üç arkadaşımız okuldan çıkıp otobüs durağına geldiklerinde 5 kişiden oluşan faşist grup ilk ateşi Mehmet’e ve Recep’e açıyor; ikisi de yaralanıp yere düşüyor. Bu sırada kendisine saldırmaya çalışan faşisti tanıyan Nail, üzerine yürüyüp boğazını sıkarken, adam elindeki tabancayla Nail’in sol koltuk altından göğsüne doğru ateş ediyor. Otopsi raporuna göre, “Sol koltuk altından iki kaburga arasından giren kurşun boğazının içinden geçerken soluk borusunu parçalıyor ve Nail boğularak ölüyor.” Silah seslerini duyan Fen Fakültesi bahçesindeki Dev-Gençliler olay yerine geldiklerinde Nail’in yerde hareketsiz yattığını, Mehmet Demir ile Recep Sakın’ın yaralandığını görerek müdahale etmek istiyorlar, ama faşistler çoktan olay yerinden uzaklaşmış ve işgalleri altında bulunun AİTİA’ya kaçmışlardı. Bu saldırının zamanlaması politik ortama uygun bir şekilde seçilmiş ve tüm detayları önceden planlanarak profesyonelce gerçekleştirilmişti. O günlerde CHP’nin gençlik örgütü olan Sosyal Demokrat Dernekleri Federasyonu (SDDF)’nun başlattığı “Silahı bırak” kampanyası sürüyordu. Ülkü Ocakları Genel Başkanı bu kampanyayı desteklediklerini açıklamış ve silah kullananların Dev-Genç’liler olduğunu iddia ederek devrimcileri hedef göstermişti. Bu açıklamadan iki gün sonra faşistler önce İlker Mansuroğlu’nu, ardından da Nail’i öldürdüler. (Tanıtım Bülteninden)) |