Kitap Tanıtımı |
Az şey yaşamadık şu on yılda. Komutanlarımız hapse atıldı. Askerlerimiz şehit edildi. Biz şehit acısıyla yanarken, cenazelerimiz yasaklandı. Biz ağıt yakarken Habur'dan teröristler davul zurnayla memlekete sokuldu. Gencecik liseli kız kardeşlerimizi PKK'lılar molotofla yaktılar. Sokağa inip, "şehitler ölmez, vatan bölünmez" dediğimizde faşist dediler. "Hepimiz Türk'üz" dediğimizde ırkçı ilan edildik. Bizi ya yok saydılar, ya düşman ilan ettiler. Kendi ülkemizde esir olduk. Teröre teslim olan bir ülkede gururumuz kırıldı, erkekliğimizden utandık. Gözyaşlarımızı kendimizden bile sakladık. Atatürk olup hepsinin karşısına bir ordu olup çıkmak isterdik ama Atatürk değildik. O nedenle bari onun askeri olalım dedik. İşte bu yüzden Mustafa Kemal'in askeri olduk.
Öyle sırtüstü yatıp dinlenecek gün değil; Daha yapacağımız çok şeyler var, çocuklar! Toplandık mı başbaşa, verdik mi el ele biz Su çekilir, dağ çöker, bora susar, çocuklar! Sizi bir bir tanıyıp alnınızdan öpmeye Mustafa Kemal yolda, hey bahtiyar çocuklar!
(Tanıtım Bülteninden) |