Kitap Tanıtımı |
Bu kitabı eğitim felsefesindeki sistemleri mukayeseli bir şekilde ele almak için yazmış bulunuyorum. Eğitimle ilgilenenler için, eğitim felsefesi alanında böyle bir kitabın olmasını amaçladım.
Eğitim felsefesi sistemlerinin tamamını bitiremedim; diğer sistemleri gelecekte bu kitaba dâhil etmek istediğimi okurlara aktarmamda yarar görüyorum. İdealizm, realizm, pragmatizm,, varoluşçuluk ve demokrasiyi olgunlaştırmaya çalıştım. Bütün eksikleriyle beraber tenkitlerinize açmış bulunuyorum.
İlâhî vahiy ile insan düşüncesini yan yana getirmeye çalıştım. İnsan aklının vahye, vahyin de akla karşı olmadığını gösterme uğraşısı içinde oldum. Beşerî düşüncenin eksik kaldığı ve giremediği noktaları vahiy ile aydınlatmaya çalıştım. İslâm filozoflarıyla, Batılı filozofların yer yer karşılaştırmasını yaptım. Düşüncenin evrensel, ama ürünlerinin zaman zaman mahallî olduğunu gösterme fırsatını buldum.
Felsefeyi hayata geçirecek gücün eğitim olduğunu ve bu nedenle bir eğitim felsefesi doğduğunu anlatmaya çalıştım. Bir eğitim felsefîsi üretemeyen toplum ve kültürler, bağımsız bir eğitim pratiğini yakalayamazlar. Daima devşirme eğitim felsefelerine yönelir ve taklitçi olmaktan öteye geçemezler. Hazıra konmak insana kolay gelir, ama kültürün gelişimini durdurur ve onun çürümesine sebep olur.
Felsefî formasyon kazanamayan beyinlerin, eğitim alanında sert, toleranssız ve donuk kalacağı gerçeğinden hareketle diyebiliriz ki, eğitimin politize olması, felsefî temelsizliğin eseridir.
Biz bu eserimizde, vahiy ile felsefeyi tarafsız bir uğraşı içinde bir araya getirdik, felsefenin vahiyden nasıl gıdalanacağını ve geçmişte gıdalandığını ifade etmeye çalıştık.
Siz okuyuculara umarız faydalı olur. |