Kitap Tanıtımı |
Siyasal sistem içinde muhalefetin yeri ve önemi, çeşitli yönlerden ele alınabilirdi. Muhalefetin varlığının demokratik bir sistem için zorunluluğu üzerinden konunun işlenmesi, bunlardan başta gelenidir. Bundan başka, sistemin toplumsal meşruluğunun, iktidarın türlü araçlarla sınırlandırılmasına, denetlenmesine, etkilenmesi girişimlerine ve eleştirilmesine, hatta iktidarın el değiştirmesi yollarının açık olmasına bağlanmasından yola çıkılarak muhalefetin varlığı ile meşruluk arasında da ilişki kurulabilir. Bu çalışmada ise, zaman zaman dillendirilse bile sistematik biçimde yeterli düzeyde ele alındığından söz edilmesi mümkün olmayan -muhalefet hakkı- üzerinden bunun yapılması yaklaşımı benimsenmiştir. Elinizdeki çalışmanın sonuna gelindiği günlere kaleme alınan bir yazıda, -muhalefet hakkını, demokrasi ve insan hakları kuramı ekseninde temellendirme-nin gerekliliği üzerinde durulmuştu. Bu çalışmada da farklı bir amacın güdülmediğini belirtmek gerekir. Bu bağlamda, iki bölüm olarak tasarlanan çalışmanın Birinci Bölümünde muhalefet hakkının bir insan hakkı olduğu hususu ortaya koyulmak istenmiştir. Birinci Bölümde, demokratik işleyişin olmazsa olmaz unsuru olan muhalefetin aynı zamanda bir insan hakkı olarak ele alınmasının ne derece mümkün olduğu sorusunun yanıtı aranmıştır. Muhalefet hakkının neden bir insan hakkı olarak görülmesi, tanınması ve korunması gerektiği, muhalefet hakkının insan hakları içerisindeki yeri ile demokratik bir sistem için ne anlam ifade ettiği sorularına verilen yanıtlar üzerinden kanıtlanmaya çalışılmıştır. İkinci Bölümde ise, Cumhuriyet dönemi Türkiyesi'nde muhalefet hakkının ne ölçüde gerçekleştirilebildiği sorusu, farklı anayasal dönemler ve bu dönemler içinde önemli dönüm noktaları dikkate alınarak açıklanmak istenmiştir. |