Kitap Tanıtımı |
Neretva Nehri ışıl ışıldı; suları biraz neşe, çokça hüzünle akıp gidiyordu. Bir Meczup, gözlerinde binlerce kederle nehre baktı. Annesi çağırdı onu yanına... Ve sevdiği kız ellerinden tuttu usulca. Ayrılıklar kavuşmalardan, hayaller gerçeklerden daha tatlıydı oysa.
İnsan, zaman zaman aklının sınırlarında gezintiye çıkar. İncecik bir çizgide gerçekleştirilen bu yolculuk, gerekli fakat tehlikeli bir yolculuktur. Kendi ellerinden tutmazsa ayakları kayıp sayısız içsel uçurumda düşebilir. Saniyelik bir düşüştür yaşadığı veya asırlar sürer, kim bilir!
Mostarlı Meczup, kayıp çocuk... Ortaçağ'ın karanlığından kaçtı. Duyguları karmakarışık, dili suskundu. İçinden geçenleri söyleyemedi, yaşadıklarını uzun süre hiç kimseye anlatamadı. Acımasız bir dünyada yapayalnızdı. Aklı bilinmeyen diyarlara gidip geliyordu. Sevgi yaralarını sağalttı, şefkat en güçlü merhem oldu acılarına. Bir çocuğun sapsarı saçlarına dokunmak, kalbine dokunmaktı aynı zamanda. |