Kitap Tanıtımı |
Bodrum ona iyi gelmişti. Bu arada limana gelmişti bile. Araba, sanki yolu biliyormuş gibi, o bir sürü şey düşünürken hiç fark etmeden onu buraya getirmişti. Arabadan inip biraz yürümeye karar verdi. Havanın güzelliği insanı dışarıda olmaya çağırıyordu. Her ne kadar yaz aylarını daha çok sevse de kışın da tadını çıkartmak lazımdı. Zaten yaz sıcakları bir bastırdı mı, Bodrum’da bu saatte değil yürümek, sokakta gezen kedi bile bulamazdınız. Her zaman geldiği sevimli restorandan içeri girdi. Hasan bir masa ile ilgileniyordu. Arkasına dönüp onu gördüğünde tüm güler yüzüyle yaklaştı. (Tanıtım Bülteninden) ) |