Kitap Tanıtımı |
Marsilya kıyılarına firavun gemisi yaklaşıyordu. Geminin kıyıya çıkmasını bekleyemeyen bir adam sandala atlayıp gemiyi karşılamaya denize açıldı. Adam gemiye yaklaşıdığı sırada genç bir adam iskele tarafına geldi. Elbiseleri uzun zaman yıkanmış olmasa da o elbiseler içerisinde kaptanı andırıyordu. Siyah uzun saçları ve gözleri dik duruşuna asalet yüklüyordu. Her an için çıkacak bir savaşa karşı kendini güçlü korkusuz gösteriyordu.
Sandaldaki adam sesini duyurmak için tüm gücüyle bağırdı:
-Siz miydiniz Dantes? Neler oluyor...
Genç adamın yüzündeki ciddiyetin yerini hüzün kaplamıştı:
-Çok üzücü kaptan lecierc'i. Civitavecchia yakınlarında aslan yürekli kaptanımızı kaybettik. Bir kaptan edasıyla arkasına dönerek emir verdi.
-Yelkenleri indir demir at.
"Firavun" morrelin gemisiydi. Edmond Dantes de ikinci kaptan olarak görev yapıyordu.
-Tanrının karşısında elimizden bir şey gelmez. Günü gelince hepimiz Leclerc'in gittiği yoldan gideceğiz. Ve konuşmasına şöyle devam etti:
-Geminin getirdiği mallar nerede!
-Bütün mallar sağlam. Mal alım satımıyla ilgilenen Danglars o size gösterecek.
Danglars'ı gemide hiç kimse sevmezdi. |