Kitap Tanıtımı |
Devlet gündelik hayatımızın hemen her aşamasında vardır. Vergilerle gelirimizin neredeyse yarısını alır. Doğumlarımızı, evliliklerimizi ve ölümlerimizi kaydeder. Çocuklarımızın eğitimini o üstlenmiştir. Ne zaman emekli olunacağına da o karar verir. Toplumun herhangi bir bireyinin ya da kurumunun sahip olamayacağı bir yaptırım gücüne sahiptir. Sahip olduğu haklar arasında yeri geldiğinde öldürmek de vardır. Kendi haklarının sorgulanmasından ya da sınırlanmasından hoşlanmaz. Böyle durumlarda yaptırımlarını devreye sokmakta tereddüt göstermez. Tüm siyasi tartışmaların parçasıdır ve yönlendirici olmayı amaçlar.
Ancak tüm bunlara rağmen, çoğumuz onu tanımlamakta zorlanırız. Ya da bu çaba daha baştan tartışmaya açık hale gelir. İnsanlığın binlerce yıl bu kuruma ihtiyaç duymadan yaşadığını hatırlamayız pek. Hep varmış ve sonsuza kadar yaşayacakmış gibi empoze eder kendisini.
Pierson´un eseri insanlık tarihinin bu çok tartışılmış kurumunu geçmişi, bugünü ve geleceği ile değerlendiriyor... Devleti tarihsel bağlama yerleştirerek modern devletler için kilit önem taşıyan bir dizi sorunu, devlet ve ekonomi, devlet ve toplum, devlet ve yurttaş ilişkilerini gözler önüne seriyor.
(Arka Kapak) |