Kitap Tanıtımı |
Maddi zenginleşme ile düşünsel yoksullaşma arasında var olduğu söylenen doğru orantı, belki de tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar, İçinde yaşadığımız çoğul medyalar döneminde doğrulanmış bulunuyor bugün.
Entelektüeller, kendi duruşunda toplumun en derin "vicdan azabı"nı somutlaştıran bir figür olarak bu kadar "çok düşünüp" bu kadar "çok kafa yorup" bu kadar "çok söyleyen" biri olduğu halde, niçin aynı zamanda toplumca bu kadar "az talep edilip" bu kadar "az okunup" biri oluşu üzerine...
Hele bu saygın figür şimdilerde kendilik imgesini ekranın soğuk bilişsel duvarları arasına gömmeyi peşinen kabullenmişse.
Yeni bir savunma mekanizmesı kılığına bürünmüş genel bir medyatik retoriğin ironik ve kara mizah yüklü anlatımıyla...
Bir çeşit medyayı anlama kılavuzu. |