Kitap Tanıtımı |
Karl Marx, felsefe, sosyoloji, iktisat, tarih ve siyaset biliminde çığır açmış, ezilen kitlelerin düşünsel gıdası, sesi ve kulağı olmuştur. Fikirleriyle dünya ölçeğinde kitleleri, onun kadar peşinde sürükleyen bir başka düşünce insanı olmamıştır. Üzerine en fazla çalışma ve lâf ebeliği yapılmış olan Marx, yanlış anlaşılmış, düşünceleri çarpıtılmış, hatta onun düşüncelerinin öldüğü iddia edilmiştir. Kapitalist üretim ilişkilerinin devamlı olarak yeniden üretildiği bir çağda, Marx nasıl ölebilir ki? Sermaye hegemonyasını sürdürdükçe Marx´ın metinleri güncelliğini, geçerliliğini, zindeliğini ve canlılığını niçin korumasın ki? 140 yaşında olan Kapital´in doğum günü yüzyıllar boyu yerkürenin çoğu mekânında kutlanacaktır. Bu metnin ana amacı, sosyalist sosyolog Marx´ın fikir sistemini değişik boyutlarıyla tartışmak, onun sosyolojisini kitlelere temel metinleri ışığında doğru anlatmaktır. Sermayenin küreselleştiği, tarihsel devletlerin haritalardan silindiği, ülkelerin parçalandığı, insanların anestezi odasına alındığı, yalnızlaştırıldığı, yabancılaştırıldığı ve birbirlerinden uzaklaştırıldığı, insanın insana kırdırıldığı, ulusların birbirlerine düşman edildiği, ezen-ezilen ilişkisinin doruğa çıktığı sömürgecilik çağında Marx´ın sosyolojisinin hakkını vermek ve Marx konusundaki ezberi bozmak gerekir. Cinslerin, ırkların, sınıfların ve ulusların eşit olduğu bir dünya mümkündür. Yeter ki bunun farkına varalım ve Marx´ın " Feuerbach Üzerine Tezler"de ileri sürdüğü, "filozoflar dünyayı yalnızca değişik biçimlerde yorumladılar, sorun onu değiştirmektir", temel tezini Batı sisteminin ortadan kaldırılması noktasında dikkate alalım |