Kitap Tanıtımı |
Hukuk, sosyolojik olaylar ve teknik ile gelişen bir organizmadır. Dünyanın globalleşmesi ve hukuki sorunların uluslararası niteliğe bürünmesi karşısında, hakimin hukukun bütün dallarında uzman olması ve bu konularda yayınlanan eserler ile yargı kararlarını takip etmesi imkan dahilinde değildir. İş yükünün çok ağır olduğu bu durumda, hakimlerin bilhassa konunun uzmanları olan bilim adamlarından yararlanamayacak olmaları hukukun iyi uygulanması bakımından doğru değildir. Önceki Usul Kanununda da benzer yönde hüküm yer almaktadır. Ancak, uygulamada hukukçu bilirkişilere hemen hemen her dosyada başvuruldu.
Birçok Yargıtay kararlarında, mahkemelerin uzman hukukçu seçmemeleri sebebiyle kararlarının bozulduğuna dair birçok karar mevcuttur. Üç kişilik bilirkişi heyetinde, konusunda uzman bir hukukçu bilirkişinin bulunması gerekir. Zira, teknik ve muhasip bilirkişilerin hukukçu bilirkişi ile birlikte çalışması neticesinde teknik bilirkişilere hukuki sorun anlatılabilmekte ve Kanunun beklediği anlam çerçevesinde yapılan inceleme ile sorunun aydınlatılması mümkün olabilmektedir. Teknik bilirkişilerin çoğu hukuki konulan bilmedikleri, Kanunun beklediği amacı anlamadıkları için yanlış tetkikat yapma olasılığı vardır. Bu bakımdan teknik bilirkişileri yönlendirecek ve dosya kapsamında inceleme yaptırmaya yöneltecek hukukçunun heyette bulunmasında büyük yarar vardır.
Bilirkişi raporlarının yayımlanmasının gerek uygulamaya gerek doktrine katkısı önemlidir. Bu tür eserler nazara alındığında, ülkemizde öğretim üyesi uzman hukukçu bilirkişilerinden yararlanılması ve HMK'nin 266. maddesinin amaca uygun yorumlanması gerekmektedir.
Konu Başlıkları
Makaleler
Mütalaalar
Bilirkişi Raporları |