Kitap Tanıtımı |
Bugün Latin Amerikadan konuşacağız. Ben uzun bir konuşma yapmak istemiyorum, sadece kıtadaki gelişmelerden sizi haberdar etmek istiyorum. Fakat konuya başlamadan önce, biliyorsunuz Irak işgalinin 3üncü yıldönümünü bugün gösterilerle karşıladık. Ve bu savaşı kınadığımızı ve sizlerle birlikte olduğumuzu bir kez daha dile getirmek istiyorum. Ve Irak Halkına karşı yapılmakta olan bu savaşın, bu katliamın hemen durdurulmasını talep ediyoruz.
Latin Amerikayla ilgili olarak da, şu anda olan gelişmelerin kökenine bakmak lazım. Kıtanın tarihinde, Latin Amerikanın Tarihi, belki dünyanın bu bölümündeki Tarihi kadar uzun değil. Avrupalılar, 1492 yılında kıtaya geldiler. Ve uzun yıllar boyunca da sömürgeye dayalı bir tarih yaşandı. Ve yerli halkı tamamen ortadan kaldırdıkları Sömürge Tarihi devam ettirildi. Ve 18-19uncu Yüzyıllar itibariyle de halkların, artık özellikle İspanyol ve Portekiz sömürgelerine karşı ayaklanmaları ve kendi bağımsızlıklarını almaları başladı. Bu sonuç Latin Amerikanın tüm ülkelerinde görülen ortak bir süreçtir. Bazı halklar daha önce başladılar bu mücadelelerine, bazıları daha sonra. Fakat bu gerçekten çok güçlü bir bağımsızlıkçı ruh yarattı. Ve bu bağımsızlık savaşında özgürlüklerine kavuşabilmek için çok ciddi bir mücadele verildi. Bunlara örnek olarak da Jose Marti, Simon Bolivar gösterilebilir. Diğerlerine de sizler zaten gösterilen sinevizyon gösteriminde değindiniz. Suares, Emiliano Zapata, Bernardo Ohiggins Bu dönem 19uncu Yüzyılın sonları itibariyle tamamlandı. |