Kitap Tanıtımı |
MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT DAVALARI
ANAYASA MAHKEMESİNDE TAZMİNATLAR
ALACAK VE TAZMİNAT DAVALARINDA YARGILAMA USULÜ
En genel anlamda tazminat kavramı bir zarar karşılığında ödenen para veya ayni şeyleri ifade etmekte, bir zararın tazmin edilmesi veya karşılanması anlamına gelmektedir.
Hukuki sorumluluk ise, zarar verenle zarar gören arasında bir hukuki ilişki bulunup bulunmamasına göre, sözleşme (akdi) sorumluluğu ve haksız fiil (sözleşme dışı) sorumluluğu olmak üzere ikiye ayrılır.
Tazminat kurumunun öncelikle verilebilecek zararın önlenmesine çalışmak gibi bir amacı vardır. Zarar ortaya çıktıktan sonraki amacı ise verilen zararın karşılanmasını sağlamaktır.
Tazminat fiziksel zararların karşılanması amacı taşıdığı gibi ruhsal zararların karşılanmasını da amaçlamaktadır. Manevi tazminatın amacı, duyulan manevi acıyı yumuşatmak, bozulan dengeyi onarmak, teselli etmektir. Olayın oluş biçimi, zararın niteliği, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına göre uygun bir manevi tazminata hükmetmek gerekir.
Haksız fiilin borç doğurmasının sebebi doğan zararın giderilmesidir. Bu nedenle, tazminatın üst sınırını uğranılan zarar oluşturur. Ancak, bundan Tazminat Zarara eşittir sonucu çıkartılmamalıdır. O halde, tazminatın üst sınırı zarardır, fakat tazminat miktarı zararın altında kalabilir.
Tazminat davalarında birinci aşama zararın hesaplanması ikinci aşama ise tazminatın hesaplanmasıdır. Tazminatın hesaplanmasında, tazminattan indirim sebepleri gündeme gelebilir. İşte bu durumda tazminat zararın altında kalabilir.
Günümüzde yayınlanmış teori ağırlıklı bilimsel eserlerin yanında içtihat ağırlıklı uygulama eserleri bulunmaktadır. Yargı kararlarından muhakkak yararlanılması gerekir fakat yargı kararlarının temelini de bilimsel görüşler oluşturmaktadır. Her alanda olduğu gibi hukuk alanında da teori ve pratik bir birini bütünlemektedir. Bu eser de Teori ve pratiğin birleştiği alan olan uygulamaya yönelmiştir.
Eserde son yıllarda yapılan tüm mevzuat değişiklikleri değerlendirilerek tamamı işlenmiştir. Özellikle kitap basılmak üzere matbaada iken 06. 03. 2014 tarihinde 28933 mükerrer sayılı resmi gazetede yayınlanan 6526 sayılı kanun ile hakim ve savcıların tazminat sorumluluğuna ilişkin değişiklikler yürürlüğe girmiş ve bu değişiklikler işlenmiştir.
Yine, yargı kararlarının uygulanmamasından doğan zararlar bakımından kamu görevlisi aleyhine de dava açılabilmekte iken 6526 sayılı kanunla değişiklik yapılmış ve bu tür davaların ancak ilgili idare aleyhine açılabileceği düzenlemesi yapılmış ve bu değişiklikler de işlenmiştir.
Yine maddi ve manevi tazminat davaları ile davaların ön hazırlığı, davanın açılması ile kararın kesinleşmesine kadar olan tüm aşamaları 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa ve 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanununa göre ayrıntılı şekilde incelenmiştir.
Özellikle uygulayıcılara faydalı olması bakımından ilgili konuların hemen arkasına Yargıtayın en yeni emsal ve ilke kararlarından örnekler verilmiştir. Yargıtay kararları gelişigüzel dizilmeyip her konuya göre bölümlendirilmiş ve yararlı olacağı düşünülen kararlar özetlerle verilmiştir. Yer yer örnek Yargıtay kararı ve dava üzerinden Yargıtay kararları değerlendirilerek eleştiriler yapılmıştır.
Ayrıca kitabın son kısmına yine uygulayıcılara faydalı olması bakımından incelenen tazminatların hesaplama yöntemleri, hesaplanmasına yönelik bilirkişi raporları ve bu raporların hazırlanışında kullanılan tablolar eklenmiştir.
Haksız fiil ve tazminata ilişkin teorik bilgilerin yanında pratik bilgiler eserimizde ayrıntılı olarak işlenmiş ve tüm hukukçuların hizmetine sunulmuştur. |