Kitap Tanıtımı |
Bizler kötülüklerle yeterince mücadele veremeyiz, ama biz iyilikleri çoğaltır ve yayarsak, kötülüklerle iyilikler mücadele verecek ve onların alanını daraltıp yerine geçeceklerdir. Onun için, Yüce Allah Fussilet 34´îe kötülüğü ancak iyilikle giderebileceğini Hz. Peygamber´e öğretmekledir. Diğer taraftan Ra´d 22´de, "Kötülüğü güzellikle savarlar" özelliğini aklın gereği olarak görmektedir. Demek ki kötülüğe iviükle mukabele eimek Allah´ın emri ve aynı zamanda Peygamber´in uygulaması olmaktadır.
Günümüz dünyasının bu ilâhî kuralara ve peygamberi ahlâka ihtiyacı vardır. Kötülüklerin dumanı çok gür çıkıyor, etrafı sarıyor, beyinieti ve sosyal ahlâkı kirletiyor, gönülleri karartıyor ve nefisleri kaynatıyor. Çünkü insanlık iyiyi geliştirmek için çabo sarf etmiyor, ilâhî olan ne varsa ondan kaçıyor, vahyi tanımamaya çalışıyor, erdemlerin kanı dolduruyor. İyi, sevgi, merhamet, güzel, hak ve doğru aranır oluyor, "Neredesin ey sevgi, neredesin ey merhamet, neredesin ey iyilik, neredesiniz ey erdemler?" Feryadını basarak yaşlar akıtıyor.
Kötülükler tufan olmuş, bir Hz. Nuh gemisi gerekiyor. Artık insanlığın kurtuluşu Kur´ân gemisi ve onun kaptanı Hz. Muhamrned´e ihtiyacı her gün gittikçe artıyor. İnsanlık kötüyü tanrı haline getirmiş, onların bu tanrısı da kurban istiyor. "Neyi kurban isliyorsun?" Sorularına da, insanı ve erdemleri diye cevap veriyor. İyiyi besleyernezsek, ona gıda veremezsek ve onu geliştiremezsek geleceğimiz karanlık görünmektir. |