Kitap Tanıtımı |
Sosyal yapıyı oluşturan kurumların düzenli işleyişleri birbirleriyle ilişkileri ve etkileşimleri yapının devamını ve sosyal düzeni sağlar. Toplumun üyeleri bu düzenli yapı içinde yaşamlarını rahatça sürdürürler. Bu sosyal yapının tümüyle suçtan arınması anlamına gelmez. Suçun var olmadığı hiçbir sosyal yapı düşünülemez. Fakat işlenen suçların türleri ve miktarları yani suç oranları her sosyal yapıda farklılık arz eder. Elbette soysal yapının değişmesi ve gelişmesi hem suç türlerini hem de oranlarını etkiler.
Tüm sosyal yapılarda her bilim dalı insanların neden suç işlediklerini araştırarak çeşitli disiplinler açısından suç işlemeye yol açan faktörleri belirlemeye çalışırlar bir yandan da suç işleyen insanların nasıl rehabilite edilebilecekleri hususunda fikirler üretirler. Ulaşılan ortak nokta suçun çok faktörlü ve nedenli oluşudur. Suç işleyen kişileri toplumdan uzaklaştırmanın yani cezaevlerine kapatmanın yeterli olmadığıdır. Bu özellik bizim de Kriminoloji kitabımızda 1. Baskıdan itibaren çok çeşitli güncel konuları işlememizi , ayrıca çeşitli suçlarla ilgili yapmış olduğumuz araştırma sonuçlarını aktarmamızı sağladı.
Kriminoloji kitabımızın her baskısında ülkemizde ve dünyada güncel gelişmelere yer verdik. Bu baskıda da daha önceki baskılara ek olarak günümüzde Türkiye'de ve diğer ülkelerde uzun yıllardan beri ailede, okulda ,iş yaşamında ve cezaevlerinde var olan kendisi şiddet içeren veya suça teşvik eden, fakat fazla dillendirilmeyen iki davranış türüne yer verdik. Bunlardan biri İngilizce'de MOBBING olarak adlandırılan cinsel taciz anlamında olan davranış diğeri ise zorbalık, baskı anlamına gelen İngilizce'de BULLYING olarak ifade edilen davranıştır. |