Kitap Tanıtımı |
Münihli dönerci iş adamı Süleyman Güzeloğlu'nun 24 yaşındaki kızı Gül İstanbullu iş adamı Furat Fırıncı'nın oğluyla evlenmek üzere gün saymaktadır.
Fırıncı, müstakbel gelininin ailesine layık olup olmadığını soruşturmak amacıyla, gerektiğinde kirli işlere girmekten kaçınmayan 'Alman' lakaplı bir dedektifi Münih'e yollar. O sırada Gül Güzeloğlu'na şantaj yaptığı anlaşılan kişiler peş peşe cinayete kurban gitmektedir.
Münih Emniyeti'nde yeni kurulan Özel Göç Büro Amirliğinin çiçeği burnunda şefi Komiser Zeki Demirbilek'in görevi bu tüyler ürpertici cinayetleri işleyenlerin kim veya kimler olduklarını ortaya çıkarmak olacaktır.
'Cuma günüydü. Sabah sekizden beri Komiser Zeki Demirbilek
üçüncü katta yeni kurulan Özel Göç Büro Amirliğinin
yerleşmesi için boşaltılmış ofislerden birindeki masasında
oturuyordu. Her zamanki gibi yediye çeyrek kala kalkmış, çayı
demlemiş, Hürriyet ve Süddeutsche Zeitung gazetelerinin spor
sayfalarına göz atmış, bunu yaparken yağlı bir tost yemiş ve
sonrasında Münih Emniyet Müdürlüğüne gelmişti. Artık ekip
amiriydi. Görevi, göçmenlik geçmişi bulunan sanık ve
mağdurlarla ilişkili ağır ceza suçlarını aydınlatmaktı.' |