Kitap Tanıtımı |
İki fanatik futbolsever konuşmaktadır. Biri:
-Maça gitmiyor musun?
-Ne diye gideyim? Oynayan futbol değil ki... Hakemler kötü... oynayan oyun itiş kakış... Saatlerce gişe önünde, kuyrukta bekle... İçerde kavga gürültü... Çıkışta vasıta bulamıyorsun...
Diğeri:
-Ben de tıpkı senin gibi maça gitmiyorum. Beni de tıpkı senin gibi karım bırakmıyor!
Nedir günümüz kadınlarını ve onların hayatlarını allak bullak eden bu futbol? Kadınların tabiriyle ´Koca koca adamların bir top peşinden koşturmasından´ mı ibaret? Değilse de satır aralarında neler gizli? Futbolu çoğu zaman esprili bir dille ele alan bu kitap sorduğumuz soruların hepsine değinirken futbolun tarihi, kuralları, kupaları, maçları ve gülmekten kırılacağınız spiker komedyalarına da yer veriyor:
"Hagi yine yokluyor kaleyi. Ümit, Hasan ve Jardel´den sonra Casillas´a bir ampul de ben takacağım" diyor. İspanya´da da varız Real Madrid´de de varız, orada da takarız!"
"Evet sayın seyirciler elin zencisi, elin arabı hat-trick yapıyor, biizm Hakan´ımız bizim Oktay´ımız uyuyor!"
"Gollerimizi Hagi ile Arif attı sayın seyirciler. Bu tablo bana büyük Türk bestecisi Hacı Arif Bey´i hatırlatıyor nedense?"
"Evet sayın izleyiciler, maç bitti biz hala gol yiyoruz. Olacak iş değil!"
"Ya Letonya´nın defansı kalas gibi, kessen iki oturma takımı bir masa yaparsın." |