Kitap Tanıtımı |
16. yüzyıl düşünürlerinden Fransız Michel de Montaigne’nin Denemeler adlı eserinde dile getirdiği şu ifadeler sanırım dünya durdukça insanlığın asla unutmaması ve hep hür bir ortamda yaşaması için hatırlaması şart olan sözler arasında yer alması gerekmektedir. “Kralların şaştığım tarafı, hayranlarının bu kadar bol olmasıdır. Her şeyimizi emirlerine verelim, ama düşüncelerimiz bizde kalsın. Önlerinde bükülen dizlerimiz olsun, aklımız değil...’’ Yüzyıllardır gücün önünde eğilenlere karşı çıkan ve insanlığın eğilmeden yaşamasını öğretmeye çalışan zeki ve akıllı insanlar sayesinde mizah dediğimiz insanları düşünmeye, gülmeye sevk eden bir konuşma ve yazma sanatı ortaya çıkmıştır. Küçük bir örnek vermek gerekirse: Türk mizahının önemli isimlerinden biri olan İncili Çavuş, Fransa’ya elçi olarak gönderilir. Kral İncili Çavuş’u tepeden tırnağa süzer ve alaycı bir ifade, bu ülkeye senden başka gönderecek adam bulamamışlar mı? Der. İncili Çavuş kafasını kaldırır mağrur ve fakat müstehzi bir ifadeyle şu cevabı verir. ’’Biz Osmanlılar, adama göre adam gönderi- riz. Beni de sana göndermelerinin sebebi budur herhalde...’’ Türk toplumunun mizah anlayışı zeki, sıcakkanlı oluşu ve çok meşakkatli bir hayatın içinden geldiğinden ötürü imrenilecek bir seviyededir. Öyle ki, sert mizaçlı hakanlarını, padişahlarını, cum- hurbaşkanlarını, başbakanlarını devleti yönetenleri kahkahaya boğan mizahi incelikler toplumların hafızasından neşet etmiştir. Her devirde ortaya çıkan dili, kalemi ve zekâsı güçlü insanlar, dünya toplumlarının ve de toplumumuzu yönetenlerin ders alması için çok önemli vurgular yapmışlardır. Ne var ki, halkın bu zekâsından bizi yönetenler çoğu zaman ders çıkaramamışlardır. Bu mizah ustaları her dönemde sorgulanmışlar, zindanlara atılmışlar, sürülmüşler ve hayatlarından olmuşlardır. Netice de onlar asla ve asla söylediklerin- den vazgeçmemişlerdir. O nüktedanların bir nüktesinde gizli olan bir alay, karşısındakini hafife alma ve onu toplum önünde küçük düşürme, aslında ders alınması ve bir daha yapılmaması gerekenleri anlatmaktadır. Ancak, böyle bir inceliği yakalayabilmek ve olgun davranmak dâhiyane bir zekâ ve güçlü bir irade ile olabilir. Bunların yanına tahammül edebilme gücünü de eklemek gerekir. Netice itiba- riyle mizah, toplumun neşesinin, sevincinin, mutluluğunun dışa yansımasıdır olarak da tanımlanabilir. (Tanıtım Bülteninden) ) |