Kitap Tanıtımı |
Balçıkta debelenen küçük bir fareydi, hamurunda yosmalık vardı gelecek vaat eden. Henüz eğitimle bozulmamıştı, okuma yazması yoktu. Çok güzeldi. Gübrenin içinde açan bir zambaktı... Çiçek tanrıçası Flora kadar güzel... Rüzgâr tanrısı Zephyros gibi yakışıklı Luciene âşık oldu.
Böyle aşklara hak tanınmaz. Üstelik böyle âşıklar kendilerine de hak tanımaz. Hele Lucienin arkasında, onu soylu ve zengin bir kızla evlendirerek sınıf atlatmak isteyen bir babası varsa... Lucieni sevgilisinden ayırmak istediğini söylerse ikisini birbirine daha çok bağlayacağını bilen, gizlice Estheri ayakaltından çekerek bir manastıra gitmeye ikna eden yalancı rahip bir baba: Herrera.
Manastır, bir sokak yosmasından melek yaratmaz, sonuçta kibar bir fahişe çıkar kapıdan. Tarihi değiştiren meslektaşları gibi...
Kibar Fahişelerin İhtişam ve Sefaleti, Balzacın kendi deyimiyle, dünyayı düşüncelerine sardığı, yoğurduğu, işlediği, içine sızarak anladığı eserlerinden biri. |